Eren'siz bayramlar çok buruk. Bu beşinci bayram. Eren'in ikinci yıl dönümü de kurban bayramının birinci gününe rastladı. Çok büyük burukluk, çok büyük acı yaşıyorum. Diğer çocuklarım hep etrafımda ama Eren'im yok. İnşallah cenabı mevlam mekanını cennet eyler.
Yavrum bu dünyada çok büyük çileler çekti. Yavrum bende çok derin izler bıraktı. Benim yavrum 2016'da babasını kaybetti. 18 ay sonra Eren'imi kaybettim. Babadan bu çocukların maaşı yoktu. 7 çocukla ben o iki göz odanın içinde kaldım. Eren 20 liraya çalışıp bize ekmek alırdı. Çok yoksulluklar çektik. Kendi anne babam öldüğü için de avuç açacak kimsemiz kalmadı. Ben yavrularıma sığındım.
"EREN BİR GÜN AVUCUNDA 20 LİRA İLE GELDİ"
Eren bir gün yevmiyeden geldi, avucunun içinde 20 lira var. Ayağının biri kuru biri ıslak. Biri çamur içinde biri kuru. Kaldırdı ayağının birini kaldırdı, lastiğinin altı yıprak. Eren dedim 'Benim de bir lastiğim yıprak. Ismarla hem bana hem kendine Maçka'dan iki çift lastik.' Bir arkadaşına ısmarladı. Sonra biraz zaman geçti şunları söyledi: "Ben bugün yevmiyeye gitmeseydim lastik giymeyecek miydik?"
BEN OĞLUMUN ÖLMESİNE DEĞİL ÇEKTİĞİ YOKSULLUĞA ÜZÜLÜYORUM
Ne kadar derin bir üzüntü, ne kadar derin bir acı. Allah bana 13 tane yavru verdi. Allah bir tanesini de aldı. Ben Eren'im ölmesine üzülmüyorum, çektiği yoksulluğa üzülüyorum.