25 Kasım 2024
weather
2°
Twitter
Facebook
Instagram

İhanete dokunulur, sıra Kemal Kılıçdaroğlu'nda!

YAYINLAMA: | GÜNCELLEME:
İhanete dokunulur, sıra Kemal Kılıçdaroğlu'nda!

           2016 yılının mayıs ayında, TBMM Genel Kurulunda, hakkında dosya bulunan milletvekillerinin yasama dokunulmazlığının kaldırılmasına ilişkin anayasa değişikliği teklifi kabul edilmişti. Bu anayasa değişikliğine sadece HDP karşı çıkmıştı. CHP ise oluşan atmosferde mecbur kaldığı için desteklemişti. CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu zaten desteğini “Dokunulmazlık teklifi Anayasa’ya aykırı ama evet oyu vereceğiz” şeklinde ifade etmişti. Daha sonraki yıllarda ise bir televizyon programında “Anayasa’ya aykırı olan dokunulmazlıklarla ilgili düzenlemeye ‘Evet’ dememiz bizim için çelişkiydi. Ama siyaset yapıyoruz.” Diyerek, CHP’nin çelişkisine kendisi parmak basmıştı.

           CHP’nin can yoldaşı olan HDP’nin milletvekilleri bölücülük, hainlik, ihanet, terör örgütüne yardım ve yataklıktan dolayı ve bu yasaya uygun bir şekilde patır patır dökülünce, CHP’nin pişmanlıkları şimdi daha çok katlandı.

           Zaten CHP bu anayasa değişikliğine destek verdiğini açıklayınca yoldaşı HDP ile arasına o günlerde kara kedi girmişti. O dönemin HDP Eş Başkanı olan terörist Demirtaş “Ana muhalefet partisinin bu basit ve ucuz tuzağı iyi hesap etmesi lazım. Açıkça Anayasa’ya bir aykırı teklifin sorgusuz, sualsiz destekleneceğini ifade etmiş olmaları doğrusu şaşırtıcıdır. Takdir yine de kendilerinindir. Bariz bir intikam alma, siyasi öç alma girişiminin bu kadar iştahla desteklenmesi büyük bir hatadır” demişti.

           Daha sonra da geçtiğimiz dönem HDP Eş Başkanlığı yapan Sezai Temelli, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’na eleştirilerini “Şimdi dönüp bize, ‘Biz HDP’lilere anlattık’ diyor. Biz böyle bir şey görmedik. Böyle bir şeye ikna olmadık, tam tersine biz size çok şey anlattık ama siz o sırada bizi dinlemek yerine başka şeyleri dinliyordunuz. Şimdi bunun günahını böyle çıkartamazsınız. Bence herkes anladı, bir tek siz anlamadınız Sayın Kılıçdaroğlu ama hâlâ bir şansınız var. Edirne’ye gidebilirsiniz, Selahattin Demirtaş size tane tane bunu anlatır” diyerek sürdürmüştü.

Dokunulmazlıklar konusunda CHP bin pişman, HDP perişan bir haldedir.

HDP’deki bu bölücülük, ihanet sevdası ve alçaklık olduğu sürece, CHP’de de bölücülere, ihanete sahip çıkma misyonu olduğu sürece bu pişmanlıklar, perişanlıklar devam edecektir.

CHP ve yancıları öyle bir hava yaratıyor ki, sanki PKK hizmetkârı HDP’liler camide ibadet yaparken gözaltına alınıyor, tutuklanıyor ve dokunulmazlıkları kaldırılıyor.

           TBMM’de “Devletin varlığı ve bağımsızlığını, vatanın ve milletin bölünmez bütünlüğünü, milletin kayıtsız ve şartsız egemenliğini koruyacağıma; hukukun üstünlüğüne, demokratik ve lâik cumhuriyete ve Atatürk ilke ve inkılaplarına bağlı kalacağıma; toplumun huzur ve refahı, millî dayanışma ve adalet anlayışı içinde herkesin insan haklarından ve temel hürriyetlerden yararlanması ülküsünden ve Anayasa’ya sadakatten ayrılmayacağıma; büyük Türk milleti önünde namusum ve şerefim üzerine ant içerim.” yemini edip milletvekili hakkını elde ediyor ve bu yemine sadık kalmıyorsan kim olursan ol, hangi partiden olursan ol, defol git zaten…

HDP ve CHP milletvekilleri bu yemine uyuyor mu? Uymuyorsan yasalara göre bedelini ödemeye de hazır olacaksın!

           Dokunulmazlık konusunda bin pişmanlık duyan CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, HDP karşısında mahcubiyetini göstermek için, CHP Grup Toplantısı’nda, PKK’nın militanı gibi çalışan ve milletvekilliği düşürülen HDP’liler için “İki milletvekilinin dosyalarının içeriğini bilmiyorum. Ama o iki HDP milletvekiline yapılan da haksızdır ve hukuksuzdur. Anayasa’ya aykırıdır.” açıklamasını yaparak destek verdi. Her haltı bildiğini iddia ediyorsun da, o iki HDP milletvekilinin ne halt yediğini bilmediğini mi iddia ediyorsun şimdi?

HDP Hakkâri Milletvekili Leyla Güven’in “Kürt sorunu devam ettiği sürece; gerillaya da katılımlar olacak, çatışmalar da olacak, savaşlar da olacak.” Sözleri, CHP için bir şey ifade etmiyor değil mi?

HDP İstanbul Milletvekili Musa Farisoğulları’nın ise Eren Bülbül’ü şehit eden PKK’lı teröristin cenazesine katılması sizin için bir şey ifade etmiyor değil mi?

Ha PKK’nın küçük partisi HDP, ha PKK’nın büyük partisi CHP!

Terör örgütü PKK tarafından kurulan ve yönetilen HDP için değişen bir şey olmaz. Bu ihanet yoluna nasıl çıktılarsa, o yolda aynen yürümeye devam edeceklerdir. Yani ihanetlerinin bedelini de ödemeyi sürdüreceklerdir.

           Bizim asıl kurtarmamız gereken, Atatürk’ün kurduğu CHP’nin düştüğü ihanet girdabıdır. Bu ülkede dokunulmazlığının kaldırılması ve bir an önce yargılanması gereken kişi de CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’dur. Kendisi CHP Genel Başkanı olmaktan ziyade PKK Eş Başkanı gibi davranmakta, tüm bölücü eylem ve söylemlere sahip çıkmaktadır.

           Zaten Milliyetçi Hareket Partisi Başkanlık Divanı’nın da kararıyla CHP-HDP ilişkilerinin incelenmesi, CHP Genel Başkanı’nın suç teşkil eden fiil ve değerlendirmelerinin analiz ve araştırılması maksadıyla kurulan komisyon çalışmalarını tamamlayıp, Cumhuriyet Savcılığına suç duyurusunda bulunmuştur. Kemal Kılıçdaroğlu’nun, HDP-PKK-FETÖ-YPG-DHKP-C denklemindeki tüm suçları yargının elindedir ve işlem göreceği günü beklemektedir. Anayasa’nın değiştirilmez ve değiştirilmesi teklif dahi edilemez 2. ve 3. maddeleri için terör örgütü PKK’nın kapatılan IMC TV isimli televizyonuna çıkıp “Değiştirelim” demesi bile, Kemal Kılıçdaroğlu’nun bırakın CHP Genel Başkanlığını, milletvekilli sıfatını dahi taşıyamaz hale getirilmesi gerekliliğini ortaya koymuştur.

           Kemal Kılıçdaroğlu tüm terör örgütlerine sahip çıkan sinsi ve tehlikeli bir adamdır. HDP’nin bölücülükleri ceza görüyor da, PKK’nın, YPG’nin, PYD’nin, FETÖ’nün, DHKP-C’nin her şeyine sahip çıkan Kemal Kılıçdaroğlu’nun dokunulmazlığı niçin kaldırılmıyor? Bu durum HDP’ye çifte standart olur. HDP’nin hakkı yenmemeli, HDP yalnız bırakılmamalı, yanına CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu ve birçok CHP milletvekili de dokunulmazlığı kaldırılarak eklenmelidir.

           Hep CHP HDP’ye ağlayacağına, biraz da HDP CHP’ye ağıt yaksın… Bu kadar somut belge ve bilgiye bakarak Kemal Kılıçdaroğlu’nun dokunulmazlığının kaldırılacağına yürekten inanıyorum. CHP’nin bu ihanet şebekesinden kurtulması demek, Türkiye’nin geleceğini ve varlığını sağlama almak demektir.

Yorumlar
* Bu içerik ile ilgili yorum yok, ilk yorumu siz yazın, tartışalım *