Öğretmenler Günü

Biz Türkler maziden atiye her zaman eğitime-öğretime ve öğretmene değer vermiş bir milletiz. Örgün anlamda özellikle Selçuklu Devleti ve Osmanlı Devleti döneminde öğretim kademelerine göre öğretmen yetiştiren okullar açılmış ve bu okullar Türkiye’de Cumhuriyetin ilanından sonra da öğretmen yetiştirmenin alt yapısını oluşturmuştur. 

Yakın tarihimize bakıldığında örgün eğitime yönelik olarak 1848’de Ortaöğretmen Okulu, 1868’de Erkek İlköğretmen Okulu, 1870’de Kız Öğretmen Okulu, 1891’de Yüksek Öğretmen Okulu ve 1913’de Okulöncesi Öğretmen Okulu’nun açıldığı görülecektir. Cumhuriyetin ilan edilmesiyle “Öğretmen Okulları’nın yeniden yapılandırıldığı, Eğitim Enstitüleri ve Eğitim Yüksek Okullarının kurulduğu görülecektir. Daha sonra öğretmen yetiştiren kurumlar 1982’de üniversiteye bağlandı ve sonrasında “Eğitim Fakültesi” adı altında toplandı. 

16 Mart 1848’de başlayıp, daha sonraki yıllarda şekillenen yapısıyla Cumhuriyet yönetimine devrolan bu deneyim, Cumhuriyet döneminde daha da zenginleşmiş, 176 yıllık köklü “örgün” öğretmen yetiştirme uygulamaları geleneği oluşmuştur. 

Görüldüğü gibi Türkiye, öğretmen yetiştirme sistemi bakımından köklü bir geleneğe sahip ülkeler arasında ön sıralardadır.

Millî Eğitim Bakanlığınca hazırlanan "Cumhuriyetin 100. Yılında Geçmişten Günümüze Sayılarla Eğitim" raporunun verilerine göre, cumhuriyetin ilk yıllarında 361 bin 514 olan öğrenci sayısı, 2023'te yaklaşık 53 kat artarak 19 milyon 126 bin 106'ya; 12 bin 266 olan öğretmen sayısı da yaklaşık 93 kat artışla 1 milyon 146 bin 177'ye yükseldiği görülüyor.

Yükseköğretim Bilgi Sistemi verilerine göre, Türkiye’de YÖK’ün kurulduğu 1982’nin ilk yıllarında yükseköğrenimdeki öğrenci sayısı 335 bin 715’ti. Bugün ise toplam 208 yükseköğretim kurumunda 7 milyon 81 bin 289 öğrenci ve 183 bin 750 öğretim elemanı bulunuyor. Öğretim elemanlarının ise 37 bin 796’sı profesör, 25 bin 300 doçent, 44 bin 206 doktor öğretim üyesi, 36 bin 343 öğretim görevlisi ve 40 bin 105 araştırma görevlisi olarak görev yapıyor. 

Sayısal verilere bakıldığında Türkiye Cumhuriyeti’nin öğretmen yetiştirilmesi konusunda nicelik olarak büyük birikime sahip olduğu, bu birikimin de niteliğe yansıdığı söylenebilir. 

Başöğretmen Mustafa Kemal Atatürk’ün “Bir millet eğitim ordusuna sahip olmadıkça savaş meydanlarında ne kadar parlak zaferler elde ederse etsin, o zaferlerin kalıcı sonuçlar vermesi ancak eğitim ordusuyla mümkündür.” özdeyişi Cumhuriyetin kuruluşunda olduğu gibi Cumhuriyetin Yüzüncü Yılında da Türkiye’de nitelikli öğretmen yetiştirme noktasında önünü aydınlatmakta ve yol göstermeye devam etmektedir.

Bu bağlamda, gelecek nesillerimize ışık tutan, ülkemizin aydınlık geleceğini inşa eden ve millî bekamızın yılmaz neferleri olan ilim ve irfan ordumuzun kıymetli neferleri öğretmenlerimizi anmak ve emekleri takdir etmek amacıyla Türkiye'de, Mustafa Kemal Atatürk'ün 24 Kasım 1928’de “başöğretmenlik” ünvanını kabul ettiği gün ile ilişkilendirilerek, 1981 yılından beri her yıl 24 Kasım günü “Öğretmenler Günü” olarak kutlanmaktadır. 

Öğretmenlik, hayatın sadece belirli bir döneminde, dört duvar arasında, bir vazifeyi yerine getirmek veya dünyevi hayatta bir menfaati elde etmek amacıyla yapılan bir meslek değil; sınırsız bir zamanda, yaşamın her alanında, menfaatten ziyade gerçek anlamda insan olabilmek felsefesiyle yaşam yolculuğunda tesadüf edilen her varlığa sevgi, saygı ve bilgelikle dokunabilme mesleğidir.

Bugün vesilesiyle aynı zamanda bir öğretmen olarak diyorum ki, çocuk hangi yaşta olursa olsun anne bası için hep çocuktur. Öğrenci de hangi yaşta ve hangi kariyer basamağında olursa olsun öğretmeni için hep öğrencidir. Anne ve baba çocuğundan hayat boyu sevgi ve saygı beklediği gibi öğretmen de hayatı boyunca öğrencisinden anılma, sevgi ve saygı bekler. Bu gün vesilesiyle her türlü iletişim araçlarıyla öğretmenlerimize ulaşalım. Ellerinden öptüğümüzü, sevgi ve saygımızı ifade edelim.  

Bu anlamlı gün vesilesiyle, başta Başöğretmenimiz Gazi Mustafa Kemal Atatürk ve eğitim şehitlerimiz olmak üzere, ebediyete irtihal eden tüm öğretmenlerimizi rahmet ve minnetle anıyor; emekli ve görevinin başında bulunan değerli öğretmenlerimizin 24 Kasım Öğretmenler Gününü kutluyor, sevgi, saygı, sağlık, mutluluk ve esenlikler diliyorum.