İP'in önergeleri fil yutmaya çalışan kurbağa gibi!
CHP, Ahmet Davutoğlu ve Ali Babacan, Ayasofya’nın ibadete açılma tartışmalarından çok büyük rahatsızlık duymuş, Temel Karamollaoğlu da ilk defa CHP’yi satarak ve tabanını düşünerek “Ayasofya’nın ibadete açılması milletin arzusudur. Fatih Sultan Mehmet Han’ın da vasiyetini yerine getirecek bir tarzda ibadete açılmasının doğru olduğu kanaatindeyiz” açıklamasını yapmıştır. Meral Akşener’in partisi de ne alakaysa Meclise “Ayasofya’nın ibadete açılması için Meclis araştırması” yapılması için önerge sunmuştur.
Ey İslam’ın nuru, Türklüğün gururu Ayasofya!
Şerefelerinde fethin,
Fatih’in şerefi,
Işıl ışıl yanan muhteşem mabet!...
Neden böyle bomboş, neden böyle bir hoşsun?
Hani minarelerinden göklere yükselen,
Ta maveradan gelen ezanlar?...
Hani o ilahi devir, ilahi nizamlar?...
Serdengeçti
Ayasofya dendiğinde her Müslüman Türk’ün yüreğinde manevi bir haz oluşur, İstanbul’un ihtişamlı fethi ve büyük komutan Fatih Sultan Mehmet’in İstanbul’a giriş portresi gözünde canlanır. Ayasofya’dan ezan seslerinin yükselmesi, ibadete açılması bu hazzı yaşayanlar için milli ve manevi hasrettir. Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın “Ayasofya cami olarak turistler tarafından ziyaret edilmeye devam edilebilir. Sultanahmet’te olduğu gibi. Buna milletimiz karar vermeli” ifadeleri bu hasreti duyanlar için vuslat habercisi olmuştur. MHP Lideri Devlet Bahçeli’nin de “Bizans’ı ihya peşinde koşan ahmaklar boşa kürek çekmektedir. Zulmün perdesi 567 yıl önce kapanmıştır. Ayasofya, Müslüman Türk milletinin fetih camisidir. Bu hakikat değişmeyecektir. Herkes hesabını buna göre yapmalıdır. Ayasofya’dan çan sesi değil, Allah’ın izniyle ezan sesi yükselecektir” sözleri milli ve manevi heyecanı kat kat arttırmıştır.
Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın aynı günün akşamı TRT’de bir programa çıkıp “Ayasofya’yla ilgili orayı camiye çevirmeyin, Türkiye’yi siz mi idare ediyorsunuz, biz mi? Türkiye’nin kurumları var. Parlamentosu var Danıştayı var. Karar verilir icra makamı gerekli adamı atar. Bunun için sizden izin almaya, müsaade almaya asla tevessül etmez. Bugün Sayın Bahçeli açıklama yaptı. Şimdi bu bir şeyi gösteriyor. Demek ki bu ülkenin dinamiklerinde tutuşan, yanan bir şey var. Biz bir hukuk devleti olarak Danıştayın vereceği kararı bekliyoruz. Sonra da atılması gereken neyse ona göre atılır” ifadelerini kullanması ve “Danıştay kararının beklenmesine” vurgu yapması, Ayasofya konusunda bir hazırlığın işaretini vermiştir.
CHP, Ahmet Davutoğlu ve Ali Babacan, Ayasofya’nın ibadete açılma tartışmalarından çok büyük rahatsızlık duymuş, Temel Karamollaoğlu da ilk defa CHP’yi satarak ve tabanını düşünerek “Ayasofya’nın ibadete açılması milletin arzusudur. Fatih Sultan Mehmet Han’ın da vasiyetini yerine getirecek bir tarzda ibadete açılmasının doğru olduğu kanaatindeyiz” açıklamasını yapmıştır. Meral Akşener’in partisi de ne alakaysa Meclise “Ayasofya’nın ibadete açılması için Meclis araştırması” yapılması için önerge sunmuştur. CHP ve HDP ile seçim iş birliği, ittifakı yapan bir partinin özellikle milli ve manevi konularda önergelerle gündeme gelmeye çalışması, milliyetçi-muhafazakâr kişiler üzerinde propaganda yapma kurnazlığından başka bir şey değildir. Samimi olduklarına dair zerre inancımız olsa deriz ki; Ayasofya heyecanında onlar da üzerine düşeni yapıyorlar.
Daha geçtiğimiz Ramazan Bayramı’nda ateist olduğunu kendi ifade eden, İslam’la ve camilerle dalga geçen Canan Kaftancıoğlu’nu evinde konuk eden Meral Akşener’in Ayasofya ile ne işi olur?
Gaziantep’te “Türkiye’nin En Büyük Camisi” vurgusuyla açılan cami ile “Bu büyüklük takıntısının altında, milletçe üstesinden gelemediğimiz ‘penis büyüklüğü’ sendromu olabilir mi?” diyerek ahlaksızca dalga geçen Canan Kaftancıoğlu, Meral Akşener’in evinde, tam onun karşısında baş konuklardan biri değil miydi?
Kandil Dağı’nda oynadıkları tiyatro iğrençlikleriyle ezanla, namazla dalga geçen teröristlerin kurduğu HDP’yi “Kürtlerin siyasal temsilcisi” ilan edeceksin, onlarla seçim ittifakı yapacaksın, HDP’nin “bizim oyumuzla kazandınız” dediği yerlerde üç müdür, beş şef atamak için birbirinizle yarışacaksınız sonra da bu milletin Ayasofya heyecanı üzerinden aklınızca rol kapmaya çalışacaksınız?
Bence Meclise sadece “Bu İP’in kafası İYİ mi?” diye bir araştırma önergesi verilmelidir.
Hele CHP-HD(P)KK yancısı bu partinin hangi önergesi olursa olsun ikiyüzlü ve istismarcı yönü bilindiği için AKP-MHP tarafından hiçbir zaman itibar görmezken, bunların Ayasofya konusundaki önergeleri de aynı muameleyi görmüştür.
Cumhurbaşkanı Erdoğan “Danıştay kararının beklenmesine” vurgu yapmasına rağmen, İP Mecliste neyi araştıracaktır?
İstanbul’u kimin fethettiğini mi?
Ayasofya’nın taşlarının hangi bölgeden getirildiğini mi?
Ayasofya’nın gizemli bölümlerini mi?
Ayasofya’nın içindeki resimlerin çizimlerinin kime ait olduğunu mu?
Süreç biter, sonuca göre yapılacak bir siyasi eleştiri varsa yaparsınız. Bu araştırma önergesi komediniz nedir?
PKK’nın büyük partisi CHP, PKK’nın küçük partisi HDP ile ittifak yapıp, “Andımız” için Meclise önerge veren bunlar, “ortak olacağız” diye Ali Babacan’ın, Ahmet Davutoğlu’nun, Temel Karamollaoğlu’nun Tunceli’deki “Ne mutlu Türk’üm diyene” sözüne duydukları alerjiye susan da bunlar…
Afrin’deki 4600 YPG’li teröristin öldürüldüğü Zeytin Dalı Operasyonu’na “Afrin Operasyonu’na baştan sona karşıyız” diyerek Türkiye’de ilk karşı çıkan olup, Suriye’deki Türkmenlere ve mazlumlara sırt dönen bunlardı. Ama Meclise “Doğu Türkistan önergesi“ vererek şov yapmaya kalkan da yine bunlar oldu. Hep ikiyüzlülük yaparak, hep tribünlere oynayarak ihanetlerini kapatma kurnazlığı…
Ayasofya önergesinde de böyle yapıp, sonra sosyal medyada “nasıl gol attık” diye birbirlerini kutlamaları da görülmeye değer bir komediydi. Siz önce evinize kadar baş konuk aldığınız, cami-penis kıyaslaması yapan Canan Kaftancıoğlu için CHP’ye görevden alma çağrısı yapın da ondan sonra Ayasofya’yı dilinize dolarsınız.
Bu İP ne zaman bir önerge işine girse, bu karikatürdeki “Naapıyon len?” diyen fil ve “denedim” diyen kurbağa gözümde canlanıyor. Algı yaratmak, “cambaza bak” oynamak için sürekli deniyorlar. Hücrelerine kadar bildiğimiz için biz sadece gülüp geçiyoruz.
Yarın, Danıştay karar verip Ayasofya ibadete açılacak olsun, CHP ne diyorsa o duruşu sergileyeceklerdir. Ekrem İmamoğlu’nun seçilmesi için kendilerini parçalayıp, Ekrem İmamoğlu’nun HDP-Demirtaş ihanetleri sorulunca “Ekrem İmamoğlu bizim adayımız değildi” diyenleri fazla ciddiye almayın… Bunlar bir şey yapmaya çalışırken, fili yutmaya çalışan kurbağa karikatürü aklınıza gelsin. Bırakın deneyip dursunlar…