Samimi, çalışkan ve duyarlı bir başkan: Ramazan Erkoyuncu!..
Sayın Ramazan ERKOYUNCU, Konya’nın Çumra ilçesi Türkmencamili köyünde dünyaya gelmiş ve eğitimine Konya’da devam etmiştir. Çumra’da manifaturacılık, Karaman’da traktör ana bayiliği, yine Çumra’da tahıl-bakliyat işi ve Konya’da inşaat ve müteahhitlik işleri yapan Ramazan ERKOYUNCU, ata mesleği olan çiftçilik faaliyetlerine her zaman devam etti.
Çumra Şeker Fabrikası’nın 1999 yılında kuruluş aşamaları içerisinde olan Erkoyuncu, fabrikanın kurucu Yönetim Kurulu Başkanlığı görevini de üstlenmiştir. 2004-2009 yılları arasında Konya Pancar Ekicileri Kooperatifi’nin iştiraki olan Şekersüt Yönetim Kurulu Başkanlığı yapmış, kurumu sektörde pazar payında birinci olarak 2009 yılına kadar getirmiş, Ulusal Süt konseyinde aktif rol oynayan Erkoyuncu, Konya Pancar Ekicileri Kooperatifi’nin en önemli ve ilk hayvancılık yatırımlarından olan Şekersüt Çiftliğini kurmuştur.
Bu süreler içerisinde çeşitli STK, dernek, federasyon ve kooperatiflerde yer almıştır. Yaşam felsefesini; iyi niyet, sadakat ve helal lokma kavramlarıyla devam ettiren Ramazan ERKOYUNCU evli ve 3 çocuk babasıdır.
Şimdi, PANKOBİRLİK ve Pancar Ekicileri Kooperatifi’nin gizemli sayfalarında yolculuk eden, görünüşte sert bir mizaca sahip olan ama gerçekte içten, samimi ve duyarlı bir Anadolu insanına; Ramazan ERKOYUNCU’ya (PANKOBİRLİK Genel Başkanı ve Pancar Ekicileri Kooperatifi Başkanı) mikrofonu uzatalım.
Sayın Ramazan Bey, Konya Pancar Ekicileri Kooperatifi hakkında biraz bilgi verebilir misiniz?
Konya’da şeker fabrikası kurma girişiminde bulunmak üzere, Konya Pancar Ekicileri Kooperatifi, 21 Ekim 1952 yılında kurulmuştur. Bir yıl sonra da Konya Şeker’in temeli atılmış ve kısa bir sürede tamamlanmış, ve 1954 yılında Konya Şeker Fabrikası açılarak hizmete başlamış.
Kamu yönetiminde uzun bir süre, Konya Şeker Fabrikamız hizmet vermiştir. Şeker Fabrikası, özelleştirmelerin yoğun olarak gündeme geldiği yıllarda, pancar ekicilerine kademeli olarak gerçekleştirilen devir işleminin ardından, Konya Şeker 1994 yılında yönetimi tamamen Konya Pancar Ekicileri Kooperatifine geçmiştir.
SEK’in 1993 yılında özelleştirilmesi sürecinde, Konya Süt Fabrikası, Konya Şeker ve Konya Pancar Ekicileri Kooperatifi’nin ortak girişimiyle şirket bünyesine dâhil edildi. Böylelikle de Konya Şeker farklı bir sektöre daha böylece girerek ilk büyüme hamlesi de o tarihte atmış oldu.
1999 yılından sonra başka bir yapılanma sürecine geçilerek, Benim de içinde yer aldığım Çumra Şeker’in kurulma süreci 2004 yılında tamamlandı. Bu yatırımla da kurumumuz ülkemizin şeker sektörünün yaklaşık yüzde 25’ine hâkim olmuş olmuştur. Burada tabi amaç çiftçimizin daha fazla kazanmasıydı, buna göre planlamalar yapıldı ve TORKU MARKASI oluşturuldu, üretim alanımız genişlemiş oldu.
Konya Pancar Ekicileri Başkanı olarak, 2021 Ekim ayında göreve geldim. Şimdi özellikle gıda alanında kurumumuzun bir dünya devi olması noktasında planlamalarımızı yapıyoruz. Hedefimiz bu, elbette çok çalışarak bu hedefimize varacağımıza inanıyorum.
Sayın Ramazan Bey, kırsal endüstri yatırımlarınız ülke bazında örnek teşkil etmektedir. Özellikle yoğun göç yaşanan kırsalın ayakta kalması için yerinde istihdam önemli görülmektedir. Bu yatırımlara devam etmeyi düşünüyor musunuz ve bu yatırımlara dayalı ek yatırımlar programınız da var mı?
Yatırım önemli elbette ama önce pandemi, ardından yaşanan Rusya – Ukrayna savaşı ve mevcut piyasa koşulları birçok kurumu çok ciddi anlamda yormaktadır. Devletimizin yetkilileri ile de görüştüğümüzde bu konunun zaten devletimiz tarafından da dikkate alındığını memnuniyetle görüyoruz. Burada bizim birinci hedefimiz mevcudu güçlü bir şekilde korumak, gıdada tam anlamıyla söz sahibi olabilmek, manevra alanlarımızı genişletmektir.
Sayın ERKOYUNCU, büyüme kulağa hoş geliyor ama geldiğimiz noktada TORKU çok büyüdü, sizce zorlukları var mı ya da daha TORKU için hala büyüme planınız var mı?
TORKU, bugün için ülkemizde güvenli gıda demektir. Pandemi süreci de Rusya – Ukrayna savaşı da bize şunu göstermiştir ki; gıda dünyanın her ülkesi için en az silah kadar, enerji kadar stratejiktir ve gıdaya ulaşım sorununuz varsa bağımsızlıktan, zenginlikten bahsedemezsiniz.
Bu noktada bu durumu tespit ettikten sonra şunu ifade etmek istiyorum; TORKU, bizim marka olarak amiral gemimizdir. Taviz veremeyiz, standardımızı düşürmemiz mümkün değildir. Ülkemizin gıda tedarikinde ve güvenli gıda konusunda zafiyet yaşamasına müsaade edemeyiz. TORKU, özellikle gıda alanında daha fazla güven, daha fazla gelecek umudu olmaya devam edecektir.
İşin mutfağında bir çiftçi olarak artan girdi maliyetleri, ürün fiyatlarını nasıl etkiledi, fiyatları nasıl değerlendiriyorsunuz, Şeker ve Ayçiçeği krizi yaşar mıyız?
Ben halen aktif olarak çiftçilik yapmaktayım. Üretimde yaparak katkıda bulunmaya devam edeceğim. Elbette süreç çiftçilerimizi zorlayıcı mahiyette ama bir şekilde bununla başa çıkılacaktır. Verilen taban fiyatlarla öncelikle çiftçilerimizin işlerini sürdürebilir noktada olmaları sağlanıyor. Konya Şeker olarak, her zaman üretimin güvencesi olduk ve böyle olmaya, tohum, gübre, akaryakıt gibi birçok alanda çiftçilerimizi rahatlatacak adımları atmaya devam edeceğiz.
Şeker ve ayçiçeği krizi yaşanmaz. Zaten şeker arzında ülkemizde bir sorun yok, ayçiçeği konusunda da bu yıl çiftçilerimizin yoğun bir şekilde ekim yaptığını görüyoruz. Biz üretmeye devam edeceğiz ve bu sorunları üreterek çözme kavuşturma noktasında kararlıyız. Türkiye büyük ve güçlü bir ülke, sıkıntı yaşanacağı beklentisi gerçekçi bir beklenti değil, bunu açık ve net bir şekilde ifade edebilirim.
Sayın Ramazan Bey, fabrika satış fiyatı ile market fiyatları arasındaki ciddi anlamda farklar olduğu, özellikle son zamanlar da kamuoyunda söyleniyor. Bu konuda yaptırımlarınız-çalışımlarınız var mı? Tüketiciye mesajınız nedir?
Enflasyonist sürecin en büyük sıkıntısı, ne yazık ki bu oluyor. Biz her zaman kaliteliyi olabilecek en uygun fiyatla satmaya çalıştık ve böyle yapmaya da devam edeceğiz. Ama fabrikaların dışında birde aracıların, marketlerin olduğu süreçler var, bu alanlara zaten müdahil olamıyoruz ama devletimizin denetimlerinin etkili olduğunu belirtebilirim.
Bu süreçlerde geçicidir, geçecektir. Hep birlikte bu süreçleri aşacağımıza inanıyorum. Biz umutlu olmaya devam ediyoruz, devam edeceğiz. Tüketicimiz Torku markamıza güvenmeye devam etsin, spekülatif açıklamalara itibar etmesin, bu kurum neslimizi koruyacak önemde güvenli gıda üretiyor, fiyatlar da dengelenecek, algıyla değil gerçekle hareket etmek gerekiyor.
Lokomotif ürününüz şeker pancarı ama, buna benzer ürünler üzerine çalışmalarınız var mı? Örneğin ayçiçeği, patates, vb. gibi...
Lokomotif ürünümüz şeker pancarı ama biz ayçiçeğinde, patateste, hatta et ve sütte ülkemizin lokomotif şirketiyiz. Çiftçimizden 36 çeşit ürün alıyoruz zaten. Patates, ayçiçek, mısır, buğday gibi ürünlerde, Konya Şeker ülkemizin en büyük alıcılarından biri konumundadır.
Ramazan Bey, iklim değişikliğinin etkileri sürekli gündemde olan bir konu sizce iklim değişikliği bu dönem pancar üretimini nasıl etkileyecek?
Biz zaten pancarı münavebeli ektiriyoruz, yani bir tarlaya pancar ekilmişse önümüzdeki 3 yıl o tarlaya pancar ekilmiyor. Şunu da bilmemiz gerekiyor, pandemi süreci de gösterdi ki, şeker pancarı sadece şeker demek değildir. Şeker pancarından elde edilen melastan üretilen etil alkol biliyorsunuz pandemi sürecinde, ülkemizin dışa bağımlı hale gelmesini önlemiştir. Ürettiğimiz biyoetanol ülkemizde temiz enerji olarak benzinin içine katılmaktadır.
Sayın Ramazan Bey, başka ekleyeceğiniz bir husus ve çiftçilere masajınız varsa onları da aktarabiliriz!...
Çiftçilerimiz müsterih olsun, tarlalarını-arazilerini ekmeye devam etsinler, üretime devam etsinler!.. Milletimiz müsterih olsun normal bir şekilde tüketimlerine devam etsinler, sektörümüz, kooperatiflerimiz, fabrikalarımız, devletimiz sürecin en az sıkıntılı ile atlatılması için her türlü tedbiri alıyor, güçlü bir ülkeyiz, üretmeye devam ediyoruz. Bu duygu ve düşüncelerle bütün çiftçilerimize güzel bir üretim sezonu diliyorum.
Size de bu söyleşi için teşekkür ediyor, çalışmalarınızda kolaylıklar temenni ediyorum.
Ben de teşekkür ederim !...