CHP'li eski Milletvekili Ensar Öğüt, CHP’nin Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun Cumhurbaşkanı adayı olmak için her tuşa bastığını görünce, o da bu duruma katkı sağlayabilmek için daha büyük bir tuşa basarak "İbadetini yapar. Ben hacca gittiğimde yanına gittiğimde inanın samimi söylüyorum Kur’an-ı Kerim'i ezbere biliyor. Ayetleriyle birlikte ezbere biliyor. Bu kadar mütevazı bir insan namazını da kılıyor, ibadetini yapıyor"  açıklamasını yaptı.

          Bu tür hikâyeler Kemal Kılıçdaroğlu’nu yüceltmiyor aksine oldukça derin çukurlara düşürüyor. İnandırıcılığı, gerçekliği olmayan bu hikâyelerle Kemal Kılıçdaroğlu’nu dalga konusu yapıyorlar.

          Kemal Kılıçdaroğlu’nun hangi eylemi–söylemi bir Müslüman Türk’e yakışıyor ki, son günlerde onun Türkmen ve hafız olduğuna dair hayat hikâyeleri çoğaltılmıştır?

          Ensar Öğüt “Kur’an-ı Kerim'i ezbere biliyor. Ayetleriyle birlikte ezbere biliyor” diyerek Kılıçdaroğlu’na iyilik mi yaptığını sanıyor?

Ensar Öğüt’ün hikâyelerinden sonra sosyal medya âdeta Kılıçdaroğlu mizahıyla doldu.

          “Kur’an-ı Kerim'i ezbere biliyor” diye muhafazakârlara parlak çekmeye çalışan Ensar Öğüt, Kemal Kılıçdaroğlu’nun 2012 yılında Kunut dualarını ayet sanan konuşmasını millete tekrar hatırlatarak hem kendini hem de Kılıçdaroğlu’nu tekrar rezil etmiştir.

Hafız adam, kadehlerle poz verir mi?

          Hafız adam, ateizm temelinde kurulmuş terör örgütü PKK’nın siyasi uzantılarıyla iş birliği ve ittifak yapar mı?

          Hafız adam, Kur’an-ı Kerim’de lanetlenen konuda "LGBT, Türk aile yapısını bozuyor mu?" sorusuna "Hayır, ilgisi yok. Niye aile yapısını bozsun?" cevabını verir mi?

Hafız adam “İslam dünyasından kaynaklanan terör” şeklinde cümle kurar mı?

          Hafız adam, Allah’la, peygamberle, İslam’ın değer yargılarıyla dalga geçen, alaya alan Canan Kaftancıoğlu gibi birini CHP’nin sembol ismi hâline getirir mi?

          Hafız adam, çocuklara okullarda verilen Kur’an-ı Kerim dersleri için “Çağ dışı” diyen Özgür Özel gibilerini CHP’de ikinci adam pozisyonuna getirir mi?

          Hafız adam, başörtüsüne “Bir metrelik bez parçası” diyerek hakaret edip, AK Parti ve MHP iş birliğiyle başörtüsü yasağının kaldırılmasını Anayasa Mahkemesi’ne yasağın devam etmesi için taşır mı?

Ensar Öğüt, sana soruyoruz bu Kemal Kılıçdaroğlu nasıl bir tür hafızdır?

          “Çöl Şeytanı” olarak bilinen meşhur İngiliz Ajanı Lawrence'ın de Kur'an-ı Kerim’i ezbere bildiği söylenir. I. Dünya Savaşı sırasında Arapları Osmanlılara karşı ayaklandıran kişi olarak tarihe geçmişti. Kemal Kılıçdaroğlu’nun Kur'an-ı Kerim’i ezbere biliyor olması gerçek olsa bile neyi değiştirir?

          O da Kürt kökenli vatandaşlarımızı emperyalist hedefler için istismar eden terör örgütü PKK’nın siyasi uzantılarıyla beraber hareket ederek bir nevi Türkiye’deki Lawrence olmuyor mu?

          Kemal Kılıçdaroğlu 2013 yılında Hürriyet gazetesine verdiği röportajda “Peygamber soyundan geliyorum” demişti. Peygamberimizin soyundan geliyorsa Arap olması gerekiyor değil mi?

Şimdi niye “Ben Türkmen’im” diyor?

          Mesela Ermeni Haber Ajansı’nda “Dersimli Ermeniler” derneğinin başkanı Miran Pirgiç Gültekin’in ağzından çıkan “Annesinin Ermeni olduğu kesindir, bu bilinen bir gerçek. Fakat Kemal Kılıçdaroğlu bunu reddetmeyi tercih ediyor. Kürt olduğunu reddetmesi gibi. Oysa bunu Dersim’de herkes biliyor. Kılıçdaroğlu’nun ilçesi olan Nazımiye, Ermeni yerleşim yeridir. Nitekim annesinin ismi Emoş’tur, Yemoş diyenler de vardır. Kılıçdaroğlu bunları inkâr ederek annesine hakaret etmektedir” sözleri hâlâ haber olarak sayfada bulunmaktadır.

Yani Kemal Kılıçdaroğlu’nun soy meselesi de oldukça karışık görünmektedir.

          Biz yine Ensar Öğüt’ün “Kur’an-ı Kerim'i ezbere biliyor. Ayetleriyle birlikte ezbere biliyor” hikâyesine tekrar dönelim. Aslında ona cevabı Kemal Kılıçdaroğlu 2013 yılındaki Hürriyet gazetesinde çıkan röportajında vermişti. Kemal Kılıçdaroğlu, umreye gitme sürecini “Ali Coşkun TOBB Başkanı’ydı, kalabalık bir heyet hâlinde Cidde, Mekke, Medine ve Riyad ziyaretlerimiz olmuştu” şeklinde izah etmiş ve “İlahiyattan bir hocamız vardı bize eşlik eden, Kâbe'yi tavaf ederken okunması gereken duaları yüksek sesle okuyor, biz de tekrarlıyorduk. Sonra ben yanına yanaştım, ‘Hocam bir de bunu Türkçe söyleseniz. Bu ruhani coşkuyu ne söylediğimizi bilerek de hissedelim’ dedim. Sağ olsun kırmadı“ cümleleriyle de hem Kur’an-ı Kerim’i hem de Arapça bilmediğini ifade etmişti.

Ensar Öğüt’e biraz öğüt verelim.

Ey Ensar Öğüt! 

          Bari Kemal Kılıçdaroğlu hakkında bir hikâye yazmaya kalkıyorsun, arşive bir bak ve senaryolarını çelişmeyecek bir şekilde yaz.

          Kemal Kılıçdaroğlu’na en uzak kimlik Türk-İslam kimliğidir. Ama neden ısrarla bu alan üzerinde hikâye yazıyorlar anlaşılır gibi değildir. Kemal Kılıçdaroğlu’nun şu siciline bakıp, onda Türk-İslam kimliği bulmak mümkün mü?

Kemal Kılıçdaroğlu’nun hâli de Nasrettin Hoca’nın şu fıkrası gibidir:

          Nasrettin Hoca bir gün yolda bulduğu yaralı bir leyleği evine götürmüş. Hayatında hiç leylek görmediği için kuşun tipini yadırgamış. Önce gagasını kesmiş, yine beğenmemiş. Bacaklarını da kesmiş, yine olmamış. Kanatlarını da kestikten sonra, “Hah” demiş, “Şimdi kuşa benzedin.”

Kemal Kılıçdaroğlu’nun tüm bu yaptıklarından sonra neye benzediğini anlayan var mı?