Provokasyon partisi işbaşında
HDP’den çok HDP’yi savunmayı şeref meselesi hâline getiren muhalefetin “PKK ile bir bağını görmedik” dediği HDP’liler, iyi göremeyen gözlere yardımcı olabilmek bakımından PKK elebaşı Öcalan için yeni bir yürüyüş düzenlediler.
Muhalefet HDP’yi muteber kılmak adına çırpındıkça HDP PKK’ya daha da sıkı sarılıp asıl iradenin kendilerinde değil Kandil ve İmralı’da tecessüm ettiğini göstermek istiyor.
Beyniyle eş güdüm hâlinde görenler açısından bir problemin olmadığı açık.
HDP’liler Hakkâri Yüksekova’da teröristbaşı için illegal bir yürüyüş yapıyorlar. Polis müdahale ediyor, çıkan arbede esnasında HDP’li vekil Habip Eksik’in ayağı kırılıyor.
HDP’liler günlerdir bu olay üzerinde mağduriyet tepinmesi içerisindeler. Habip Eksik’in ayağının polis şiddeti sebebiyle kırıldığını söyleyip demokratik değerlere ve Anayasa’nın kendilerine sağladığı güvenceye dikkat çekiyorlar.
Hadise Hakkâri Valiliği tarafından HDP’li milletvekillerinin kendilerine karşı aşırı güç kullanıldığına dair algı oluşturmak amacıyla kendilerini yere attıkları şeklinde özetleniyor.
HDP’nin her provokatif eylemde gadre uğrayan, hor görülen, şiddete maruz kalan rolüne soyunmak gibi bir misyon yürüttüğünü bilmeyen yoktur.
Konya’da iki aile arasında geçmişe uzanan husumet sonucunda işlenen cinayeti “Kürtlere etnik kıyım yapılıyor” algısıyla kışkırtan…
Ankara’da ezan okunurken müzik dinleyen üç kişiye uyarıda bulunan gencin öldürülmesini “Kürtçe şarkı dinlediği için ırkçı bir cinayetle katledildi” şeklinde duyuran…
Kovid salgını esnasında “Hükümet istiyor ki Kürt halkı ölsün” şeklinde anons yaptıran böyle bir partinin mensupları kendilerini mağdur gösterebilmek için tüm kemiklerini ve organlarını propaganda malzemesine çevirebilme potansiyelindedir.
Varoluşsal bir gereklilik olarak HDP ezilme psikolojisini her daim diri tutmak zorundadır.
Eğer bunu yapamazlarsa, bastırılma ve sindirilme psikolojisi üzerinden bölge halkını sömürdükleri en önemli kozlarını kaybederler.
HDP’lilerle ilgili bir diğer husus da milletvekili olduklarını, Anayasa tarafından korunduklarını, dokunulmazlık zırhına sahip olduklarını en çok da kolluk kuvvetleriyle karşı karşıya geldikleri zaman hatırlamalarıdır.
Oysa…
Anayasa’da geçen bölünmez bütünlüğün altını oyan…
İstiklal Marşı’na her ortamda saygısızlıkta bulunan…
Üniter bir devlet olan Türkiye Cumhuriyeti’nde özerklik bayrağı sallayan HDP’nin göndermede bulunduğu Anayasa, içerisindeki maddelerin birçoğunu tanımadıkları ve temel ruhuna saygı göstermedikleri Anayasa’dır.
HDP’li Habip Eksik’in parti politikası gereği üç yerinden kırdığı bacağı birkaç aya kaynayacaktır. Peki, HDP’li vekillerin her alanda propagandasını yürüttüğü terörün bu dünyadan kopardığı canları, çektirdiği acıları kim telafi edecek?
