21 Kasım 2024
weather
13°
Twitter
Facebook
Instagram

Bölücüden Ebu Cehil fitnesi

YAYINLAMA:
Bölücüden Ebu Cehil fitnesi

Türk ve Kürt, bu topraklarda asırlardır kardeştir. Aynı kıbleye yönelmiş, aynı secdeye kapanmış, aynı bayrak için can vermiştir. MHP Lideri Sayın Devlet Bahçeli, “Vefatının Yüzüncü Yılında Ziya Gökalp” isimli sempozyumda, merhum Ziya Gökalp'in "Türkü Sevmeyen Kürt, Kürt değildir. Kürt’ü sevmeyen Türk, Türk değildir" vecizesini hatırlatmak suretiyle, Türk-Kürt kardeşliğini en iyi özetleyen düşünceyi serdetmişti. 

Türk-Kürt kardeşliğine titizlikle eğilmek, Türk’ü ve Kürt’ü birbirinden ayırmaya kalkışan her fikri, daha ilk adımda hükümsüz kılmaktır. Bu toprakların ruhu en az bin yıldır, Türk’ün Kürt’le, Kürt’ün Türk’le hemhal olmasıyla şekillendi. Ancak bu hakikati çiğnemeye yeltenenler dün olduğu gibi bugün de boş durmuyorlar. Hakikat şu ki, yarın da durmayacaklar. İşte PKK sicilli bir bölücü, bu kardeşlik hukukunu hedef alarak ve Kürt’ün bin yıllık şiarını emperyalizmin değirmenine sürükleme gayretiyle şöyle buyuruyor: “Hz. Muhammed, zulümden kaçıp Hristiyan Habeşistan’a sığındı, Medine’de Yahudilerle ittifak kurdu. Kürtler, ABD ve İsrail ile neden müttefik olamasın?” 

Evvela şunu ifade edelim. Bu mukayese, kendi içinde sakat bir kıyasın tezahürüdür. Bu kişi, Hz. Peygamber’in (s.a.v.) kutlu davasını mı anlamaya çalışıyor, yoksa kendi ihanetini meşrulaştıracak bir kılıf mı arıyor? Zira Resûlullah’ın Habeşistan’a hicrete yönlendirdiği ashabı, zulümden kaçarak adalete sığınmıştır. Habeş hükümdarı Necaşi, ne bir emperyalistti, ne de mazlumların kanından iktidar devşiren bir sömürücüydü. Müslümanların Habeşistan’a hicreti, zalimlere sığınmak değil, mazlum bir hükümdarın adaletine tevessül etmekti. 

Bugün ABD ve İsrail’in bölgedeki rolleri, bu örneklerle kıyaslanabilir mi? ABD, Ortadoğu’yu kan gölüne çeviren politikalarıyla mazlumların baş düşmanı değil midir? İsrail, Filistin halkının haklarını gasbeden, Müslümanların mukaddesatını çiğneyen bir zalim devleti değil midir? Zulüm odaklı bu emperyal yapıların Kürtleri aparat olarak kullanarak bölgeyi parçalamak, Müslüman halkları birbirine düşürmek ve terör örgütlerini besleyip büyütmek dışında bir hedefi var mıdır? 

Kürt kardeşlerimizin adını terör örgütlerinin namlusuna iliştirip, Türk’ün bin yıllık kardeşini kirli emellerine alet etmeye çalışan emperyalist şebeke, MHP Lideri Sayın Devlet Bahçeli’nin Diyarbakır konuşmasında söylediği gibi “Kürtleri bizden daha fazla sevebilirler mi?”   

Bölücüler, bu düzene “ittifak” diyerek, halkın iradesini emperyalistlerin pazarlık masasına taşımaktan hicap duymuyorlar. Milyonlarca Müslümanın katil zanlısı olan, Kudüs'ü israil'in başkenti ilan eden ABD’nin, ilk kıblemiz Mescidi Aksa’yı Müslümanlara mezar eden ve eline fırsat verilse dünyadaki bütün Müslümanları öldürmekten zevk duyan bir israil’in bekçi köpekliğine soyunuyorlar. Bir de bunu Peygamber Efendimizin mübarek ismini ihanetlerine karıştırarak yapmaya çalışıyorlar. Bu, Peygamberî bir yöntem değil, olsa olsa Ebu Cehil’in fitne siyasetinin modern bir versiyonudur. Hasılıkelam, Türk-Kürt kardeşliği de küffarın fitneyle fesadını yerin dibine geçirecek kadar imanlıdır.

 

Yorumlar
* Bu içerik ile ilgili yorum yok, ilk yorumu siz yazın, tartışalım *