Yine bir sinyal almıştır!
Her gün istifalarla sarsılan Meral Akşener’in partisi İP’te olay yaşanmayan gün neredeyse hiç yok gibi…
Dört gün önce haber sitelerine “İYİ Parti'de yeni kriz iddiası: Özdağ odasını boşalttı” başlıklı bir haber düştü. İP’li milletvekillerinin, parti kurucularının istifasının art arda geldiği şu günlerde partinin ağır topu Ümit Özdağ’ın böyle bir haberle gündem olması, İP’te suların kaynadığını göstermektedir.
Daha sonra çıkan haberde ise genel merkezdeki odasını boşaltmadığını ancak 31 Mart tarihine kadar İYİ Parti'yle ilgili programlara ara verdiğini belirten Prof. Dr. Ümit Özdağ, "Bu kararımı genel başkanımıza da bildirdim" demiş.
Böyle bir haber çıktıysa zaten hem odasını boşaltmış, hem de artık parti çalışmalarına katılmayacaktır. Zaten belli ki içeriden birileri haber yaptırmış.
Ama partinin bir genel başkan yardımcısı seçim çalışmalarına niye katılmaz ki?
Hem de bunu “Ben seçim akşamı piyasaya çıkacağım” diye duyurmak ne demektir?
Zaten sağlık, ailevi ve özel bir sebep varsa sessiz sedasız idare edilecekken, Ümit Özdağ partisini tartışmaya açacak olan “31 Mart’a kadar yokum” açıklamasını niçin yapmıştır?
Birileri “Ümit Özdağ, Meral Akşener İP’i HDP ile aynı çizgiye getirmesine tepki gösterdiği için bu kararı aldı” şeklinde onu kutsamaya yönelik propaganda yapıyorlar. Ben HDP ile birliktelik adına tepki gösterdiğine inanmıyorum. Zaten kendisi de referandum dönemi CHP Genel Merkezi’nden çıkmıyordu.
Öyle olsaydı partinin kuruluş aşamasında “kürdistan” ifadesi parti taslağına konulurken, teröristbaşı Öcalan’ın “Eşit vatandaşlık” kavramı parti programına girerken, HDP sevdalılar parti kurucusu yapılırken, “Öcalan ev hapsine çıkarılsın” diyenler genel başkan yardımcısı yapılırken, Meral Akşener “HDP kürt siyasal hareketinin temsilcisi” derken bir tepkisi olurdu. Ama hiçbirinde bir tepkisi olmamıştır.
Ümit Özdağ Amerika’dan, İngiltere’den bir koku almadan asla kendi iradesiyle hareket etmez.
Ümit Özdağ’ın “31 Mart’a kadar yokum” ifadesi bende bir şüphe uyandırdı. Çünkü MHP’de iken onunla yaşadığım bir diyalog vardı ve o diyalogdan kısa bir süre sonra MHP’den istifa etmiş, aylar sonra da 15 Temmuz darbe girişimi gerçekleşmişti.
Neydi o diyalog?
Tekrar hatırlatalım…
Makam odasında Prof. Dr. Celalettin Yavuz ve şu an MHP Kayseri Milletvekili olan İsmail Özdemir olmak üzere dördümüz otururken ve geçmişten söz ederken bize "Devlet bey bana 2005 yılında gel Ümit odan bu, makamın şu dese ben asla muhalif olmazdım ve beni de tamamen bitirmiş olurdu" demiş, bende bunun üzerine "Şimdi aldığınız oda ve makama bakınca sizi tümden bitirdi o halde" şeklinde espri yapmıştım. Ve bu sözlerin üzerinden 15-20 dakika sonra öyle bir cümle daha kurdu ki, zaten filmin koptuğu yer o cümlede yatıyor:
"Türkiye'de farklı gelişmeler oluyor, olacak"
Zaten bu görüşmeden 1-2 hafta sonra istifa etmiştir.
"Bir oda ve bir makam verilse asla muhalif olmazdım" diyen birisi, bunlar verildiği halde baskın gelen "Türkiye'de farklı gelişmeler oluyor, olacak" içinde yatan bazı mesajlardan dolayı mı MHP'deki görevlerinden apar- topar istifa edip kaçmıştır?
Bu soruların cevabını defalarca aradım ama bir türlü bulamadım.
15 Temmuz darbe girişiminden aylar önce MHP’den bu şekilde apar-topar istifa etmiş birisi için İP’teki “31 Mart’a kadar yokum” ifadesi de ciddi ciddi sorgulanmalıdır.
İP isimli parti kurulmadan önce İngiltere’ye gittiği bilinen Ümit Özdağ’ın 31 Mart’a kadar nerede olacağı dikkatlice takip edilmelidir. O, bir koku, bir sinyal, bir selektör, bir işaret, bir mesaj, bir ışık, bir şifre almadan asla hareket etmez.
İP’in hali zaten “battı balık yan gider” durumundadır. Merakımız elbette “İP’in akıbeti ne olacak?” şeklinde değildir. Ümit Özdağ bu tavrı sergileyince emin olun “Türkiye’nin başına yeni bir iş mi düşünüyorlar?” diye insan bir şüpheye düşüyor.
En yüksek makamlara getirildiği halde MHP’yi nasıl hançerleyip gittiği ortadadır. Onda vefa olmaz, ona yakışan bir işaret aldığında anında nankörlük etmektedir.
Sanırım proje olarak kurulan İP gelecek vaat etmeyince Ümit Özdağ’a yol göründü. Bu süreç çok önemlidir. Karanlık odakların 31 Mart sonrası Türkiye’de hangi planları yaptıkları bu adamı takip edilerek belki anlaşılabilir.
Sinyalleri ABD ve İngiltere’den alan bu şahıs, Türkiye’de özenle takip edilmesi gereken biridir. Takip ederseniz sizi senaryonun kaynağına götürür.