23 Kasım 2024
weather
14°
Twitter
Facebook
Instagram

Aynanın karşısında geçip kendini mi yazdın Servet Avcı?

YAYINLAMA: | GÜNCELLEME:

Geçtiğimiz hafta “Milliyetçileri hizaya sokmak bir kamu görevidir!” başlıklı köşe yazısı yazarak MHP’li Belediye Başkan adayının Cumhurbaşkanı Erdoğan’la diyalogundan sonra yaptığı Bozkurt işareti üzerinden MHP ile dalga geçmeye çalışan CHP’li yazar Servet Avcı’ya “Bozkurt işareti senin neyine, bize CHP-HDP-İP ilişkisini anlat!” başlıklı bir yazıyla cevap vermiştim. Bu yazımın içeriğine cevap ver(e)medi. Ama üç gün sonra “Boş kovanlar” başlıklı bir yazı yazdı. Bu yazısı içinde “Bu yazı 'şahsa özel' değildir, her yapıda görülebilen söz konusu canlı türlerinin hepsine özeldir...” dese de etrafındakilere şahsıma cevap verdiğini söylüyor ve bunun üzerine de CHP’li Servet Avcı’nın yazılarını paylaşanlar “Ey Yıldıray Çiçek, Servet Avcı sana haddini bildirdi” diye onun yazı linkini bana gönderiyorlar. Yakın dostlarım da öyle algıladıkları için “sana cevap yazmış” diye mesaj atıp beni uyardılar.

Yazısında özetle “Tetikçilik kötü bir meslektir... Çünkü eninde sonunda bütün tetikçilerin göreceği muamele 'boş kovan' muamelesidir... 'Son kullanım' tarihleri vardır... İşleri bittiğinde 'son kullanıcılar'ı yüzlerine bile bakmaz... Onların 'doğrular'ı 'yanlışlar'ı yoktur... Elde ettikleri menfaat ve aldıkları talimattır esas olan...”  demiş… Şahsıma yazdı yahut yazmadı. Cesaretli olup isim veremediği için bir şey diyemiyorum. Ama ben ‘şahsıma yazdı’ diye kabul ediyorum. Fakat bu dünyada bu tür cümlelerle başkasına yazı yazacak, suçlayacak ve yaftalayacak son kişidir bu CHP’li Servet Avcı…

Eğer tetikçilikten kastedilen; davayı, MHP’yi, Liderim Devlet Bahçeli’yi savunmak ise evet, bu tetikçiliği son nefesime kadar yapacağım. Fakat “Eğer elde ettikleri menfaat” cümlesiyle CHP’li bir yazar şahsımı hedef alıyorsa ona ‘orada dur’ derim… Bir de bana bunu diyenin geçmişten günümüze yaptıklarını hafızalarınıza muhatap ederim.

Vefa abidesi Lider Devlet Bahçeli’nin, 18 Mart 2018 tarihinde gerçekleşen MHP kongresi öncesi MYK teklifi yaptığında “Sayın Genel Başkanım, bana zaten danışmanlık gibi anlamlı bir sıfat verdiniz. Oraya benim yerime sadakatli birine daha yer açabiliriz. Zaten ben 24 saat ölümüne emrinizdeyim. Mücadelemi gece-gündüz sürdürüyorum” demişsem…

Vefa abidesi Lider Devlet Bahçeli’nin 24 Haziran seçimleri öncesi bizzat yanına çağırıp, “Evladım; yıllardır verdiğin emek ve mücadeleden dolayı her türlü hak ediyorsun. Türkiye’nin her yerinden, araştır, bak ve sana uygun olan milletvekili başvurusunu yap” diyerek bana büyük onur ve gurur yaşatan bu teklifi karşısında teşekkür edip, siyaset düşünmediğimi belirtip, milletvekili adaylık başvurusu yapmadıysam…

Böyle bir duruşu olan kişiye “elde ettikleri menfaat cümlesini nasıl muhatap edebiliyorsun?

“Tetikçilik yapıp para kazanıyor” imajı veren bu ahlaksız zihniyet, acaba milletvekili maaşının aldığım maaşın beş katı olduğunu bilmiyor mu?

Menfaatçi olan insan zaten az ile yetinmez bilmiyor musun Servet Avcı?

Her şey makam mı, para mı, konum mu?

Kendileri hayata böyle baktığı için herkesi öyle görme hastalığına yakalanıyor demek ki…

Bu CHP’li yazar Servet Avcı’nın “ara partisi” olan İP’in bir milletvekili de şahsımı buna benzer aşağılık şu cümlelerle hedef almıştı:

“Adamın mesleği ‘kara çalmak’. Çoluğunun çocuğunun karnını böyle doyuruyor. Efendisi emrediyor, o da hedef şahıs kim ise hemen ona kara çalıyor. Ne de olsa çocukların rızkı söz konusu.”

Bunu yazan milletvekili de benden aldığı cevap sonrası kuyruğunu kıstırıp ortadan kaybolmuştu. Bir daha adımı ağzına aldığında, daha fazla nasıl rezil olacağını çok iyi biliyordu çünkü… Ama o yazı bile ona yetmişti.

Bunların hiçbiri yazdıklarımın özüne cevap vermiyor. Sadece bu tür sıfat ve yaftalarla beni susturacaklarını sanıyorlar. Ben sırf MHP’yi ve Lider Devlet Bahçeli’yi savunan, yapılan saldırılar karşısında O’nun haklılığını vurgulayan yazılarımdan dolayı düşmanlar tarafından 24 saat her türlü hakarete, aşağılık yorumlara, iftiralara, tehditlere maruz kalan birisiyim. Bu uğurda şahsıma ne yapılırsa yapılsın “vız gelir, tırıs gider.” Kimseye eyvallahım olmaz. Kimseden korkum olmaz. Samimi her Ülkücü, yıllardır yaşanan bu duruma şahitlik eder.

CHP’li Servet Avcı gibiler bunu anlasa ne olur, anlamasa ne olur?

Bana “tetikçi” diyen ve “menfaatten” dem vuran CHP’li Servet Avcı, MHP’de MYK üyesiyken MHP Genel Merkezi’ndeki odama “tetikçilik” yapmam adına arşivindeki bazı gazete ve dergileri getirmiştin. (Kime karşı yapmam için getirdiğini yazmıyorum) Onlar hala bende duruyor. Bir adres ver de onları sana geri göndereyim. Gerçi senin “siyasi adres” sürekli değişiyor. Nereye göndereceğimizi sende bizde şaşırdık…

Bana “tetikçi” diyen, “menfaatçi” imasında bulunan Servet Avcı kimdir peki?

Başbuğ Alparslan Türkeş’i İslam düşmanı gibi gösteren yazılara imza atan ve "MÇP'den ayrılmak her iki taraf için hayırlı oldu" diyerek MHP’yi bölmeyi, BBP’yi kurmayı kutsayan kişidir.

2004 yılında bu sefer BBP’yi beraber kurdukları merhum Muhsin Yazıcıoğlu’nu terk edip MHP’ye katılan ve milletvekili olamayınca 2007’den sonra MHP’yi de bırakıp gidendir.

2012 yılında MHP’ye çirkefçe ve alçakça iftiralar atarak saldıran Yeniçağ gazetesinde yazarlığa başlayan kişidir.

2012 yılında gerçekleşen MHP kongresi sürecinde bu gazetede Koray Aydın adına tetikçilik yapan ve o kongrede Koray Aydın’ın aday listesinde MYK üyesi olarak yer alan kişidir.

2014 tarihinde gerçekleşen yerel seçimlerde de CHP’nin Ankara Büyükşehir adayı Mansur Yavaş’ın danışmanı olarak karşımıza çıkan, CHP bayrakları altında danışmanlık yapan, oyunu CHP’ye veren kişidir.

1 Kasım seçimleri sonrası FETÖ’nün MHP’yi ele geçirme operasyonunda bu sefer Meral Akşener’in tetikçisi olan, Koray Aydın da MHP Genel Başkan adayıyken Meral Akşener’in eteğine tutunmayı tercih eden kişidir.

Meral Akşener’in kurduğu İP isimli partide kaldı mı gitti mi bilmiyorum. Ama CHP’nin Ankara Büyükşehir adayı Mansur Yavaş’ın tetikçiliğine geri döndü. Bu seçimlerde de kalemini ve oyunu CHP’nin hizmetine sunacaktır.

Geçmişte yazdığı “O şimdi Genel Başkan”, “Açılım koalisyonunun küçük ortağı: CHP”, “Bu yol çıkmaz sokak” başlıklı yazılarında CHP-PKK ilişkilerini anlatan ve “CHP Genel Başkanı PKK’ya uzanan ele, kefilsiz, teminatsız ‘limitsiz kredi’ sunma telaşında.” diyen CHP’li Servet Avcı, hala HDP-PKK çizgisinde olan CHP’ye oy vermek için gün saymaktadır.

Şimdi böyle bir profili olan, sürekli sağa-sola menfaatleri için savrulmuş, bunlar için tetikçilik yapan bir adam MHP’den başka parti görmemiş, Ülkücülükten başka bir sıfat almamış bizlere “tetikçi, menfaatçi” diye saldırıyor. Aslında ayna karşısına geçip kendini yazdığını bilmiyor. Psikolojik bir vaka…

CHP’li Servet Avcı şunu dağınık aklına, sürekli değişen zihniyetine iyice yerleştir!

Yıldıray Çiçek menfaatleri için değil, inandıkları için yazar. Bu manada oksijenini MHP Lideri Devlet Bahçeli’nin dava adamlığından, dürüstlüğünden, ahlakından, vizyonundan, vatan, millet, bayrak sevdasından alan bir akvaryum hayatı yaşadığım doğrudur. Ben bu hayatımdan memnunum.

Yıllardır dalkavuklardan, ikiyüzlülerden, istismarcılardan, simsarlardan, vefasızlardan oldukça uzak durmaya çalışan biriyim. Bu yüzden uzun yıllardır dışarıdan aramaya açık telefon bile kullanmıyorum. Son zamanlarda da bunun olması gereken en büyük titizliğim olduğunu da bir kez daha anladım.

Ama bu hayatta ne yaşarsam yaşayayım son nefesime kadar davam ve Liderim Devlet Bahçeli’ye kim düşmanlık ediyorsa onlara karşı ölümüne mücadele etmekten asla taviz vermeyeceğim. Bunun için kalemim tetik düşürmeye her daim hazırdır. Bunun adı “tetikçilikse” hepinize hodri meydan…

Bugüne kadar neyi savunduk, yazdık da haksız çıktık?

Senin taviz vermeden ve sırtına hançer saplamadan sadakatle savunabileceğin bir davan, bir ülkün var mı Servet Avcı?

 

Yorumlar
* Bu içerik ile ilgili yorum yok, ilk yorumu siz yazın, tartışalım *