İflas siyasetine sarılan müflisler
İFLAS SİYASETİNE SARILAN MÜFLİSLER
Türk siyasi tarihine fitne, kumpas, rüşvet, hakaret, hançerleme ilişkileriyle derin izler bırakan bir altılı masa vardı.
Seçimlerden sonra çil yavrusu gibi dağılmışlardı.
“Allah Türkiye’yi bizden korumuş”, “İyi ki iktidara gelmemişiz” şeklinde itiraflar yapıyorlardı.
Ama önlerine kaybetmek üzere oldukları kritik bir seçim daha çıktı.
Birleşe birleşe kaybedenler yekten girdikleri bir seçimde nasıl kazanacaklarını düşünmeye başladı.
Öyle ki CHP Grup Başkanvekiliyken “Zulüm rejimini bitireceğiz. Öyle 6 partiye de ihtiyacımız yok; tek başımıza da buna çok niyetliyiz, tek başımıza da hazırlanıyoruz” cümleleriyle ittifak paydaşlarının desteğini değersizleştiren Özgür Özel, şimdi partisinin tek başına seçimleri kazanmaya yeterli olmadığını fark ederek HDP ve İP’e kancayı attı.
Özgür Özel bir orada, bir burada…
HDP’lilerle fiziksel ve zihinsel teması artırmaya çalışırken bir bakıyorsunuz koştura koştura Meral Abla’nın kapısında…
Kemal Kılıçdaroğlu’nun zehirli iksir stratejisini olduğu gibi devralan Özgür Özel ittifak kazanına dolduracağı siyasi bileşenleri toplamak için yoğun bir mesaide…
Şuan Özgür Özel’in kendileri sunduğu ittifak teklifini görüşmek için toplanan İYİ Parti Genel İdare Kurulu’nun (GİK) yapacağı açıklama bekleniyor.
Fakat İP’in GİK’i zaten daha önce toplanarak 81 ilde kendi adaylarıyla seçime girme kararı vermişti.
Meral Akşener yerel seçimlere tek başlarına girme kararının arkasında durduklarını defalarca belirterek diğer partilere de aynı yolu izleme tavsiyesinde bulunmuştu.
Zaten yakın bir zamanda alınan “tek başına seçime girme” kararını CHP’nin ittifak teklifini görüşmek için yeniden masaya yatırmak İP’in ne kadar esnek bir parti olduğunu bir kez daha gösterdi.
İP, Özgür Özel’in ittifak teklifini reddedebilir de kabul edebilir de. Meral Akşener’in zikzaklı politikaları İP’e esnek, dönüşken, güvenilmez bir sıfat kazandırdı.
Fakat Kemal Kılıçdaroğlu’nun isteğiyle CHP’den ihraç edilen Bolu Belediye Başkanı Tanju Özcan’ın affedilmesiyle ilgili “Genel Başkanımı (Kılıçdaroğlu’nu) da bir telefonla arayıp sorarım” diyen CHP Genel Başkanı Özgür Özel İP ile ittifak konusunu genel başkanına sormaya düşündü mü acaba?
Çünkü Kemal Kılıçdaroğlu’nun CHP Genel Başkanı olarak yaptığı son konuşma “Seçimlere sırtımda hançerle girdim” şeklinde olmuştu.
Kemal Bey’e hançeri saplayan da onu “Kazanamayacak aday” ilan eden, sonra masadan kalkan, CHP’li Ekrem İmamoğlu ve CHP’li Mansur Yavaş’a Cumhurbaşkanlığı adaylığı götüren Meral Akşener’di.
Kemal Kılıçdaroğlu’nun “hançerlendim” söylemini üzerine alan tek kişi de Meral Akşener olmuş, “Ben sırtından değil boğazından bıçaklarım” manasındaki enteresan açıklamasıyla hem Kemal Kılıçdaroğlu’na olan nefretini hem de içinde barındırdığı kesme biçmeye dayalı şiddet merakını göstermişti.
Bu gelişmeler henüz tazeliğini korurken altılı masa bileşenlerinin ittifak seçeneğini yeniden masaya koyması “Müflis tüccar eski defterleri karıştırır” misaliyle açıklanabilir.
Fakat seçimlerde iflas eden bir siyaset varken, eski defterlerin içeriği de fitne, kumpas, rüşvet, hakaret, hançerleme ilişkileriyle doluyken akıbetlerini değiştirecek bir birliktelik kurmaları mümkün değil. Sadece yeni iflaslara kapı aralamış olurlar.