Dış politikanın gölgesinde Azerbaycan seçimleri
Azerbaycan’ın cumhurbaşkanlığı seçimleri sonuçlandı. Cumhurbaşkanı İlham Aliyev, Karabağ zaferinin başarısı ve halkta ciddi karşılığı olmayan adaylarla seçime gitti. Bu seçimler diğer seçimlerden farklılığıyla tarihe geçti. 30 yıl sonra ermeni işgalinden kurtarılan Karabağ’da sandık kuruldu. Hatta Aliyev oyunu Hankendi’de kullanarak adeta bu başarıya dikkat çekmek istedi.
Bağımsızlığını kazandıktan sonra 9 kez seçime giden Azerbaycan’da, Anayasaya göre cumhurbaşkanına 7+7 olmak üzere iki dönem seçilme hakkı tanınıyor. İlham Aliyev, Anayasa değişikliğinden sonra ilk dönemini tamamlamış sayılmakta. Seçime az zaman kala Avrupa Konseyi ve Azerbaycan arasında yaşanan gerginlik ikliminde Azerbaycan heyeti, Fransa’nın Strazburg kentinde yapılan oturumu protesto ederek terk etti. Azerbaycan heyeti tepkisini şu ifadellerle ortaya koydu: “2001'den 2020'ye kadar geçen 19 yıl boyunca AKPM (Avrupa Konseyi Parlamenterler Meclisi), işgalci devlet Ermenistan'ı, Avrupa Konseyi'nin temel değer ve ilkelerine aykırı eylemleri nedeniyle kınamadı. Burada etnik temizliğe maruz kalan Azerbaycanlı mültecilerin ve yerinden edilmiş kişilerin insan haklarına açıkça saygısızlıktan bahsediyoruz. Yaklaşık 20 yıldır Azerbaycan delegasyonu Ermeni işgalinin ağır sonuçlarını gündeme getirirken, bize AKPM'nin çatışmayla ilgili konuları tartışmak için doğru format olmadığını söylediler. Şimdi aynı AKPM ve o milletvekilleri tam tersini söylüyor ve Azerbaycan'a saldırmak için hiçbir fırsatı kaçırmıyorlar.” Bunda Fransa’nın son zamanlarda Azerbaycan’a karşı takındığı tutum da elbette etkili oldu. Dolayıyla bu gelişmelerde, orada yaşayan ve aktif olan ermeni diasporası ve Azerbaycan’da tutuklanan Fransız ajanı, Fransa’da bulunan Azerbaycanlı kadın şairi Hurşidbanu Natevan’ın abidesine yapılan saldırı ve heykelin kaldırılması faktörünü de göz ardı etmemek gerekir.
Sonuç olarak Azerbaycan, AKPM ile süresiz olarak işbirliğini durdurma kararı aldı. Hatta seçime 6 gün kala Aliyev, Parlamentolar Arası Birlik (PAB) Genel Sekreteri Martin Chungong’u kabulü sırasında sert açıklamalarda bulundu. "Eğer AKPM, Azerbaycan delegasyonunun haklarını iade etmezse Bakü, Avrupa Konseyi ve AİHM’deki üyeliklerini gözden geçirecek" diyerek tepkisini dile getiren Aliyev, Fransa’nın tutumuna da şu sözlerle değindi: “Bölgede yıkıcı politika yürüten Fransa, adeta 'ateşe benzin dökme' peşinde. Bölgemizde gerilimin nedeni olan Paris, hem çeşitli uluslararası örgütler hem de parlamento düzeyinde Azerbaycan karşıtı politika yürütüyor. Fransa, Güney Kafkasya’da lider konuma gelme peşinde. Ancak nüfuzunu güçlendirmeye yönelik çabaları sonuçsuz kalıyor.”
Hem seçimleri, hem de Avrupa’nın Azerbaycan’a karşı tutumlarını Uluslararası Analizler Merkezi Daire Başkanı Türkiye Sorumlusu Dr. Cavid Veliyev ile konuştuğumuzda kendisi Azerbaycan’ın sahip olduğu enerji kaynaklarına dikkat çekti: “Enerji kaynakları sebebiyle 91'den bu yana Azerbaycan'da yapılan başkanlık seçimi her zaman dünyanın gündeminde olmuştur. Mevcut dünya düzeninde, uluslararası ilişkilerde petrol ve doğal gaz önemli olduğu sürece Azerbaycan'ın önemi de kalacaktır, devam edecektir. Nitekim Rusya-Ukrayna savaşından sonra Azerbaycan doğal gazının önemi artmış oldu. Ayrıca Azerbaycan'ın sahip olduğu jeopolitik konumu da Azerbaycan'daki Cumhurbaşkanlığı seçimlerine önem kazandırıyor.”
Dr. Veliyev’e göre “30 yıllık işgale son veren bir aday olan İlham Aliyev'e karşı yarışmak veya seçim vaatleri ortaya koymak diğer adaylar açısından hiç kolay değil. Özellikle başarılı bir stratejist olan İlham Aliyev'e karşı dış politikada meydan okumak imkansız görünüyor. Nitekim, seçimlerin rakipsiz adayının Cumhurbaşkanı İlham Aliyev olduğu herkesçe kabul edilmektedir ve bu nedenle onun dış politika vaatleri önem taşımaktadır.”
İşte bu şartlar neticesinde Azerbaycan Merkezi Seçim Kurulu tarafından yüzde 92.1 oyla İlham Aliyev’in seçimi yeniden kazandığı ilan edildi.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, yeniden Cumhurbaşkanı seçilme sebebiyle İlham Aliyev’i arayarak tebrik etti.