Diyarbakır'da Kürtçe provokasyonu

Diyarbakır'da Pine Kafe'nin sahibi Ramazan Şimşek'in ticari işletmesinde sadece Kürtçe hizmet verme kararı alması, toplumumuzu bölmeye yönelik faaliyet yürüten DEM isimli şebekenin tıynetine uygun atılmış bir adım. Görünürde dil ve kültür özgürlüğü adı altında hareket eden bu tür girişimlerin, DEM ve PKK gibi örgütlerin ayrılıkçı projelerine hizmet etmekten başka bir amacı olmadığı açık.

Türkiye'nin resmi dili Türkçe ve bu dil, 85 milyonun birliğini sağlamak için mühim bir role sahip. Osmanlı İmparatorluğu'ndan miras kalan çeşitliliğin, Türk milliyetçiliğinin kapsayıcılığıyla güçlenmekten başka bir şansı yok. Amerika Birleşik Devletleri gibi çok kültürlü ve dilli toplumlarda İngilizcenin resmi dil olarak kabul edilmesi, ulusal birliğin korunmasına nasıl katkı sağlıyorsa, Türkiye'de de Türkçe aynı işlevde. Çünkü resmi dil, toplumu bir arada tutmanın, ortak bir kimlik oluşturmanın, acılarda ve mutluluklarda birleşmenin temel taşı…

Türkiye’deki etnik ırkçılık ve ayrılıkçı talepler, emperyalist güçlerin ülkemiz üzerindeki oyunları ve bu güçler, toplumları zayıflatmak ve kontrol altına almak için bu tür ayrışmaları sürekli olarak körüklüyor.

DEM/PKK ile siyasi ittifak yapan CHP, İYİ Parti gibi muhalefet partileri yüzünden bunların sesleri daha gür çıkıyor. Vatansever Kürtler ile bölücü DEM'in arasına konulması gereken bariyer, bu siyasi partilerin siyasi hesapları yüzünden bir türlü konulamıyor. Bu ittifaklar, toplumun birliğini zedeleyen, emperyalist projelere hizmet eden ayrılıkçı hareketlerin önünü açıyor.

Türk toplumu, tarih boyunca farklı etnik kökenlerden gelen insanları bir arada tutmayı başarmıştır. Bu zenginlik, doğru yönetildiğinde, ülkemizin en büyük gücüdür. Farklı dillerin ve kültürlerin yaşatılması, evet, zenginliğimizdir; ancak bu zenginlik, ayrılıkçı amaçlarla kullanıldığında işin rengi değişir.

Karamanoğlu Mehmet Bey'in "Bu günden sonra hiç kimse divanda, dergâhta, bargâhta, mecliste ve meydanda Türkçe’den başka dil konuşmayacak" sözünden çalınmış gibi duran DEM’li kafeterya sahibinin Kürtçe çıkışı, aradaki derin farkı da çarpıcı biçimde gözler önüne seriyor. Karamanoğlu Mehmet Bey, 1277 yılında bu sözleri söylediğinde amacı, milletin birliğini ve dirliğini sağlamaktı. Oysa emperyalizmin kucağından inmeyen DEM’lilerin en büyük amacı Türkiye’yi ayrıştırmak ve parçalamak…