“Stratejik Derinlik” ucubeliği hâlâ konuşuyor!
Türkiye’yi birçok alanda “Stratejik Derinlik” adı altında bataklığa sürükleyen Ahmet Davidoğlu HaberTürk TV’de katıldığı programda bunu nasıl gerçekleştirdiğini de bir nevi itiraf etmiş…
Ahmet Davidoğlu demiş ki: “Davutoğlu-Esad görüşmesinin notlarını okusunlar. Kürtlere vatandaşlık verin dedim. Kürtlerinin Suriye vatandaşlığı yok kardeşim”
Sözde Türkmen, (özde Serok Ahmet) Davidoğlu, yine Kürtçülüğünü ön plana çıkarıyor. Fakat tüm gelişmeleri hatırlayanlar biliyor ki, Kürt vurgusu asla oradaki mazlum Kürtler olmamıştır. Ne demek istediğimi o dönem ki Ahmet Davutoğlu’nun terör örgütü PYD/YPG ilişkisine bakarak anlayabilirsiniz.
Suriye ilişkileri çok iyi bir noktaya gelmişken, Erdoğan ve Esad ailesi hem Suriye’de hem de Türkiye’de çok güzel dostluk pozları verirken, Fenerbahçe gibi Türkiye’nin en büyük spor kulübü Suriye’de dostluk maçı yaparken, Türkiye-Suriye arasında birçok alanda ticari anlaşmalar yapılmışken; ABD’nin hedeflerine uygun bir şekilde Ahmet Davidoğlu’nun “Stratejik Derinlik” ismindeki bataklık politikaları devreye girmiş ve bunun Türkiye ve Suriye üzerinde yıkıcı darbeleri olmuştur. Suriye’de ABD hedefleri doğrultusunda çıkarılan iç savaş, Suriye sınırında ABD destekli terör örgütlerinin toprakları işgal etmesini sağlamıştır. Bunun özellikle Türkiye/Suriye sınırında yer alan topraklar olması da emperyalizm sisteminde tesadüf olmadığı anlaşılıyor.
2007 yılında Halep Olimpiyat Stadı’nın açılış töreninde Fenerbahçe ve Suriye takımı Al İttihad takımı ile gerçekleşen dostluk maçına Arap, Türkmen, Kürt her halktan onbinlerce kesim kardeşçe katılmışken, şimdi ise ABD’nin emperyalist politikalarını destekleyen “Stratejik Derinlik” ucubelikleri yüzünden kardeş kardeşi boğazlama haline geldi. Suriye’de 1 milyona yakın insan öldü. Milyonlarca insan yaralandı. Milyonlarca insan evsiz barksız kaldı.
Suriye’de özgürlük ve demokrasi konusunda eksiklikler varsa bu sadece Kürtlerle mi ilgiliydi de “Kürtlere vatandaşlık verin dedim.” diye Ahmet Davidoğlu tarafından Suriye’ye bu dayatma yapılmıştı.
Ahmet Davidoğlu’nun terör örgütü PYD/YPG konusundaki ilişkilerine bakınca bu dayatmasının yahut talebinin çok da masum olmadığı anlaşılıyor.
Ahmet Davutoğlu, ABD’nin silahlanmasına, eğitime destek verdiği terör örgütü PYD’nin o dönem başında olan teröristbaşı Salih Müslüm için ne diyordu?:
“Salih Müslim'i Türkiye'ye getiriyoruz. Bakın kaç jest arka arkaya. Bir anlamda 'meşru görüyorum seni' diyoruz."
2014 yılında ABD’nin talimatı olan Peşmerge’nin Habur sınır kapısından girip, Türkiye üzerinden Suriye’deki YPG/PYD’ye silahlı yardım güçleri göndermesi de işte “Stratejik Derinlik” aklının ucube ürünlerinden biriydi.
Ahmet Davidoğlu’nun Başbakanlık ve AKP Genel Başkanlığından paket edilerek uzaklaştırılması sonucu dünyaca ünlü Foreign Policy dergisi tarafından "Amerika Ankara'daki adamını kaybetti" diye başlık atılması aslında “Stratejik Derinlik” politikalarının kim adına uygulandığının da tescili olmuştu.
Ahmet Davidoğlu, Kürtler üzerinden terör örgütü PKK’nın Suriye uzantısı PYD/YPG’yi meşrulaştırmaya çalışmıştı.
“Meşru görüyorum seni' diyoruz." ifadesi de zaten bunun deliliydi.
Geçmişte “Esad bizi dinleseydi, Halep de Yozgat gibi olacaktı” diyen Ahmet Davidoğlu’nun“Stratejik Derinlik” politikaları Halep’i Yozgat yapamadı ama Türkiye’nin birçok yerini Suriye gibi olmasına sebep oldu.
Türkiye, Ahmet Davidoğlu’nun “Stratejik Derinlik” ucubeliklerinden çok şükür kurtuldu da şu an daha akılcı politikalar uygulanmaya başladı. Son 7 yıldır Suriye üzerindeki terör örgütü YPG’nin temizlenmesi için verilen mücadele, Suriyeli sığınmacıların tekrar gönderilmesi için Suriye’de yapılan briket evler ve Suriye Devlet Başkanı Beşar Esad ile normalleştirilmeye çalışılan ilişkiler öne çıkan ana başlıklardır.
“Amerika, Ahmet Davidoğlu gibi Ankara'daki adamını kaybettikten sonra”, Türkiye bölgesindeki gelişmelere daha sağlıklı ve kendi milli menfaatleri çerçevesinde bakmaya başlamıştır. Ahmet Davidoğlu bu ülkede Dışişleri Bakanı ve Başbakan iken “Stratejik Derinlik” ucubeliklerinden kimler fayda sağladı çok iyi anlamalıyız. Irak’ta Barzani yol aldı, Suriye’de PYD… Ahmet Davidoğlu çok açık bir şekilde Irak ve Suriye’de sözde Kürdistan kurulmasını istemişti.
Serok Ahmet, 2017 yılında Barzani’nin sözde Kürdistan için bağımsızlık referandumu yapmaya çalıştığında Türkiye’nin bunu engellemesine ne demişti?
“Irak’ta eğer Kürtler böyle bir şeye gitmişse yapacağımız yol şuydu; oturup konuşmak, yani dışlamak değil”
Aynı Ahmet Davidoğlu, 2021 yılında Suriye için ne demişti? “Suriyeliler, Kürtler için federasyon kararı alırsa Türkiye saygı göstermeli”
Sözde Türkmen, özde Serok Ahmet’in zihninde hep bölgede sözde Kürdistan’ın parçacıklarını oluşturmak var. ABD ve İsrail’in Türkiye üzerinde kurup dört parçalı sözde Kürdistan’ı birleştirme hedefi ortada iken, sizce bu adam kimin adına konuşuyor?
Dünyaca ünlü Foreign Policy dergisi onun için "Amerika Ankara'daki adamını kaybetti" manşetini boşa atmadı sanırım?