CHP’nin tiyatro sahnesinden kim düşecek acaba?
CHP’nin Tüzük Kurultayının başlangıç ve bitişini Türkgün gazetesi geçtiğimiz gün “CHP= KRİZ, KAVGA, KAOS” manşetini atarak çok iyi özetlemişti.
CHP’deki gündem dört kişinin etrafında dönüp duruyor. Kemal Kılıçdaroğlu, Ekrem İmamoğlu, Özgür Özel ve Mansur Yavaş… Tartışmalar hep “Kemal Kılıçdaroğlu CHP’nin başına tekrar gelebilecek mi?”, “CHP’nin Cumhurbaşkanı adayı Mansur Yavaş mı yoksa Ekrem İmamoğlu mu olacak?” şeklindedir. CHP’nin kısır döngüsü budur. Bu kısır ve koltuk kapmaya dayalı iç savaştan dolayı, CHP’ye yakın anketçi Metropoll bile “İmamoğlu puan kaybediyor, Erdoğan puan kazanıyor; CHP birinci parti olma özelliğini kaybetti” açıklamasını yaptı. Diğer anketçiler CHP’yi halen birinci parti göstermeye çalışsa da velev ki gerçek bu olsa bile CHP’nin Türkiye’de hiçbir meseleye çözüm üretmesi mümkün değildir. Cumhurbaşkanı adaylığına adı geçen Ekrem İmamoğlu ve Mansur Yavaş yönettikleri Ankara’da ve İstanbul’da hangi hizmeti yapmış, hangi başarıyı sağlamış ki, kendilerine Türkiye’yi yönetme hayali kurduruluyor. Milli bir konuda duruşları mı var? İdeolojik bir kaliteleri ve derinlikleri mi var? Her ikisi de Sağ diye nitelenen partilerden Sol’a katılmışlardır. Parti parti, ideoloji ideoloji menfaatleri için gezen Ekrem ve Mansur ikilisinden Türkiye’nin yararına beklenen ne olabilir?
Türkiye, vatandaşlarımızın ciddi bir şekilde hissettiği ekonomik kriz yaşıyor. CHP bu ekonomik kriz yüzünden yerel seçimlerde kendisinin de beklemediği bir başarı yakaladı. Eğer hükümet aldığı önlemlerle ve kararlarla ekonomik iyileştirme yaparsa, bu ülkede CHP’nin yüzüne bakan normal bir vatandaş olmaz, CHP sadece kendi gibileriyle yol yürür.
CHP’nin belediyelerde sergilediği yönetim çapsızlığını bir kenara koysak bile kendilerinin her politikası baştan sona milletin değer yargılarından uzaktır. Terör örgütü PKK’nın siyasi uzantılarıyla hemhal olmuş halleri bile onların durduğu esas noktayı göstermektedir. Atatürk’ü CHP’den tamamen silip, teröristbaşı Öcalan’ın siluetiyle yol yürüyen CHP’den bir beklentisi olana şaşarım. Böyle bir partiden beklentisi olanlar zaten bellidir.
Ekonomik krizin etkisiyle iktidarı cezalandırmak için yerel seçimlerde milletin CHP’ye yöneldiğine bakmayın. CHP’nin şu an topluma verdiği tek manzara Kemal Kılıçdaroğlu, Ekrem İmamoğlu, Özgür Özel ve Mansur Yavaş arasında yaşanan ayak oyunları, kavgalar, tezgâhlar, kulisler, ön alma, adam eksiltme çabalarıdır. Allah için söyleyin bundan başka ne yapıyorlar?
CHP’nin Tüzük Kurultayında bu durumun bizzat sahnesi oynandı. Mansur Yavaş’ın sitem dolu "Polemik falan çıkarmak istemiyorum ama ben de Ekrem Başkanın güzel konuşması gibi sizlere bir konuşma yapmak isterdim. Bir kasıt aramıyorum ama kurumsal bir partide eğer 2 belediye başkanı konuşturuluyorsa şöyle bir sorun vardır; aylardır yakılan fitne ateşine, yani 'Ekrem mi Mansur mu?' ki şiddetli bir şekilde karşı çıkıyoruz. Biz 14 tane Büyükşehir Belediye Başkanıyız. Sadece 2'sini konuşturursanız maalesef buradan biz de fitne ateşine odun atmış oluyoruz" şeklindeki konuşması CHP içinde neler döndüğünün kameralar önünde tescillenmesidir.
Kim ne derse desin CHP şu an Ekrem İmamoğlu’nun kontrolündedir. CHP’nin Tüzük Kurultayında Ekrem İmamoğlu’na gösterilen aşırı ilgi bunun ispatıdır. Ekrem İmamoğlu’na hazırlıklı konuşma yaptırılması ve Mansur Yavaş’a bu hakkın tanınmaması bile CHP’nin iç dengesini göstermeye yetmektedir. Mansur Yavaş da CHP’de Ekrem İmamoğlu hücresini aşamayacağını çok iyi bildiği için, yanındaki avaneleri ona bol bol CHP’ye DEM ile mesafe koymasını tembihliyorlar ve "İstiklâl Marşı'nı okumayanlarla, Millî takıma sevinmeyenlerle, Atatürk'e küfredenlerle yan yana olamayız" içerikli konuşmaları yaptırıyorlar. Bugüne kadar CHP’nin HDP/DEM ilişkisine susan, kendisi de bu ittifakın nimetini yiyen Mansur Yavaş’a ne oldu da şimdi CHP/DEM ilişkisinden rahatsız oldu?
CHP’ye “DEM ile mesafe koyalım” çağrısı yapan, CHP’nin DEM ile olan mesafesiz halini de kabullenmiş oluyor değil mi?
Ekrem İmamoğlu, yine İstanbul’u kendi haline bırakıp Türkiye gezisine çıkmıştır. Gezilerinde eline hediye alıp “Cumhurbaşkanı sen seçileceksin” diye karşılamaya gelen vatandaş tiyatroları da çoğaldığına göre bu saatten sonra Ekrem İmamoğlu’nun önünde CHP içinde hiçbir güç duramaz.
“40 yıllık geçmişimi silip CHP’ye geldim” diyen Mansur Yavaş gibi siyasi çapsızın onun önünde durması ise hiç mümkün değildir.
Özgür Özel, CHP tiyatrosunu yöneten şef gibidir. Bakalım bu tiyatro da sahneden düşen kim olacaktır.
