Kurultay müsameresi…
CHP’nin gerçekleştirilen son kurultayı “yüzyılın değişimi” sloganıyla pazarlanıyordu.
Fakat…
Kurultayda yarışması muhtemel iki aday Kemal Kılıçdaroğlu ve Özgür Özel’in kurultay öncesi verdiği mesajlara bakanlar, kurultay sonrası CHP’de kayda değer bir değişim olmayacağını anlıyordu.
Çünkü…
Kılıçdaroğlu’nu Özel’den, Özel’i Kılıçdaroğlu’ndan ayıran tek bir farklı söylem geliştirilmiyor, iki isim aralarındaki farklı gözler önüne serecek tek bir farklı bakış açısı ortaya koymuyordu.
***
Kurultay günü de kurultay öncesine benzer hadiselere sahne oldu.
Kılıçdaroğlu ve Özel, milletimizin hassasiyetlerini kaşıyıp kutuplaştırmayı körüklemek konusunda ne kadar usta olduğunu göstermek adına tüm tuşlara bastı.
Türkiye ve Türk düşmanı yabancı başkentlerin takdirini toplamak uğruna kılıktan kılığa girdi.
Daha önce çokça kez ilan edilen CHP’nin Cumhuriyet değerlerinden koptuğu gerçeğini bir kez daha duyurdu.
Her iki aday da hem konuşmaları hem de oluşturdukları anahtar listeler aracılığıyla Atatürkçü olduğu bilinen isimleri CHP’nin önünden dahi geçirmeyeceğini ortaya koydu.
***
Peki…
Hiçbir genel başkan adayının, seçilmesi halinde farklı bir çizgi izlemeyeceğini gösterdiği bu durumda CHP delegesi oyunu neye göre kullandı?
Ortaya konan ihanet yarışında CHP delegesinin, ihaneti daha hararetli savunacağına inandığı için Özgür Özel’de karar kıldığı düşünülüyordu.
Ama…
Kurultay öncesi delegelere telefon ve paraların dağıtıldığı gibi gündeme gelen birçok iddia, CHP delegesinin kararını etkileyen başka sebeplerin olduğunu gözler önüne seriyordu.
***
“Şaibeli kurultay” iddialarına uzun süre sessiz kalan CHP yönetimi, Kemal Kılıçdaroğlu’nun bu sessizliğe dikkat çeken açıklaması sonrası adım atmaya başladı.
CHP kurultayının arka planında dönen dönme dolapların deşifresi için başlatılan soruşturmanın hemen ardından ise olağanüstü kurultay kararı alındı.
Ve…
Geçtiğimiz Pazar günü CHP’nin bilmem kaçıncı olağanüstü kurultayı, dostlar alışverişte görsün tarzında gerçekleştirildi.
Tek aday Özgür Özel, ikinci kez genel başkan seçildi.
***
Kültür merkezinde gerçekleştirilen müsamerede yine yabancı başkentlere selam duruldu, hükümet sistemini hedef alan “cunta başkanı” söylemiyle siyasi iktidara halkın sevgisiyle değil, sokak çağrılarından beslenerek gelmenin yollarının denenmeye devam edileceği yeniden duyuruldu.
Ayrıca…
Yolsuzlukların üzerini örtmekten, terör iltisaklıların arkasında durmaktan vazgeçilmeyeceği açıklandı.
Pekâlâ…
Tüm bu çaba sonunda, şaibeli kurultay gerçekten şaibesiz mi oldu?
