Hocalı ve Türk olmanın bedeli

PÎR-i Türkistan Hoca Ahmet Yesevî Hazretleri’ne sormuşlar:

– “Müslüman mısın?”

– “Elhamdülillah Türk’üm, Müslüman’ım” demiş.

– “Neden Türklüğü katıyorsun, biz dinini soruyoruz” demişler.

– ”Din seçim, Türklük kaderdir” demiş.’’

Rabbi-l Alemin şükürler olsun ki, bizim kaderimizi Türk olarak yazdı. Türk olmanın bir ayrıcalığı ve buna bağlı olarak bir bedeli vardır. Asırlar geçse de, bu gerçek hiçbir zaman değişmez. Türk milleti olarak yeryüzüne geldiğimiz günden itibaren bu bedeli her zaman ödedik. Tarihteki örnekleri sıralamaya kalkışsak ne yerimiz yeter, ne zamanımız kifayet eder. 15 Temmuz kalleşliği bunun en son ve an çarpıcı örneklerindendir. Şu anda bile bedel ödüyoruz. Etrafımızda bir ateş çemberi var, bunu kırmak için verilen şanlı mücadelenin son şehidi, daha birkaç gün önce Afrin’den geldi. Bedeli ne olursa olsun, ne Türklüğümüzden vazgeçeriz, ne imanımızdan taviz veririz. Bu dün böyleydi, bugün de böyledir ve hiç kimsenin şüphesi olmasın ki, dünya durdukça da böyle olacaktır.

YÜZYILIN SOYKIRIMI

Türk olmanın bedeli dünyanın her yerinde aynıdır. Hocalı’daki kardeşlerimiz, Türk oldukları için 26 Şubat 1992’de yüzyılın soykırımına uğradılar. Azerbaycan Askeri Savcılığının, Ermenilerin yaptığı Hocalı Katliamıyla ilgili soruşturma dosyası, nasıl bir vahşet yaşandığının bütün ayrıntılarını net olarak belgeliyor. Katliamdan kurtulmayı başaran 2 bin 213 kişinin ifadeleri soruşturma dosyasında mevcuttur ve tamamı aynı şeyleri söylemektedir. Sadece bu soruşturma değil, diğer kaynaklardan edinilen bilgiler de, Hocalı’da bir soykırım yaşandığını ve Ermenilerin sadece işgalle yetinmediğini, sivilleri toplu şekilde katlettiğini, bütün delilleri ile ortaya koyuyor.

VAHŞETİN AYRINTILARI

Katliamı yapan Sovyetler Birliği döneminden kalan 336’ncı mekanize alayının desteklediği Ermenistan birlikleridir. O Ermenistan birliklerinden birinin komutanı daha sonra Ermenistan’da Cumhurbaşkanı olan Sarkisyan’dır. Hocalı, Azerbaycan toprağı olan Yukarı Karabağ bölgesinde küçük bir kasabadır. Bu kasabada bütün dünyanın gözleri önünde 21’nci yüzyılın en büyük soykırımı yapılmıştır. Ermeni güçlerinin Hocalı’da katlettiği Müslüman Türk sayısı Azeri resmî rakamlarına göre 83 çocuk, 106 kadın ve 70’den fazla yaşlı dahil olmak üzere toplam 613 kişidir. 487 kişi ağır yaralanmış, 1275 kişi rehin alınmış, 150 kişi kaybolmuştur. Dünyadaki başka kaynaklar ölü sayısını bin 500 olarak vermişlerdir. Cesetler üzerinde yapılan incelemelerde insanların yakıldığı, gözlerinin oyulduğu, başlarının kesildiği görülmüştür. İnsanlık dışı her türlü işkenceye başvurulmuş, hamile kadınlar ve çocuklar hunharca katledilmiştir. Bütün bilgiler, teyit edilmiş şekilde, Azerbaycan Askeri Savcılığının, soruşturma dosyasında da mevcuttur.

RUS ASKERLERİN İTİRAFLARI

İnsan Hakları İzleme Konferansı Hocalı’da yapılanları 21’nci yüzyılın en büyük katliamı olarak değerlendirmiş, Azerbaycan Parlamentosu katliamı soykırım olarak ilan etmiştir. Hocalı soykırımı arkasında büyük bir acı ve yıkım bırakmıştır. Ermenileri soykırım yapmaya teşvik eden Rusya olmuştur. Azerbaycan’ın bütün bölgelerinde av silahları da dahil olmak üzere her türlü silah toplanırken, Dağlık Karabağ’da Ermeniler bu kapsam dışında bırakılmışlardır. Rusya’nın desteğini alan Ermeniler bölgede terör ve şiddet eylemine başlamış, 1990 yılı başlarında yaklaşık 186 bin Azeri, topraklarını terk etmek zorunda kalmıştır. Rusya olaylarla ilgisinin olmadığını iddia etse de, Rus ordusundan kaçan askerler Ermenilerin safında katliam yaptıklarını itiraf etmişlerdir.

NÜFUSUN YÜZDE 10’U SIĞINMACI

Hocalı soykırımının ardından Azerbaycan topraklarının yüzde 20’si işgale uğramış, bir milyon civarındaki Azeri yaşadıkları yerleri terk etmek zorunda kalmışlardır. Azerbaycan nüfusunun yüzde 10’undan fazlası ülke içinde yerinden edilmiş sığınmacılardan oluşmaktadır. Bu durumun dünyada başka bir örneği yoktur ve ne yazık ki, zorla topraklarından olmuş en büyük nüfus hareketi olmasına rağmen ciddi hiçbir şey yapılmamıştır. Burada önemle altını çizmek istediğim ve bir defa daha hatırlatmak istediğim bir gerçek daha var. Hocalı katliamı ve sonrasında yaşananlar Birinci Dünya Savaşı sırasında Türk milletine yapılan zulümlerle büyük benzerlik taşımaktadır. Orada da Rusya’nın yardım ve desteği ile sivil halka karşı büyük ve vahşi bir katliam başlatılmış ve soykırım yapılmıştır. Bu soykırım sonunda binlerce insan yerinden yurdundan olmuştur. Bütün bunları yapan ve yaptıranlar, daha sonra da hiç utanmadan çıkıp, tam tersini savunabilmişlerdir. Hocalı soykırımı, Ermeni zihniyetinin değişmediğini, Müslüman Türk halkına karşı kin ve nefretin asla bitmediğini, ibret verecek biçimde bir defa daha göstermiştir. Hocalı soykırımı ve Yukarı Karabağ’ın haksız ve hukuksuz şekilde işgali karşısında ki suskunluk, Türkler ve Türk dünyası söz konusu olunca batının nasıl ikiyüzlü, riyakâr olduğunu ibret verecek biçimde gözler önüne sermektedir.