19 Ekim 2024
weather
10°
Twitter
Facebook
Instagram

Ülke zillet tehlikesinden kurtarılmalı

YAYINLAMA: | GÜNCELLEME:

YEREL seçimlerin ne kadar önemli olduğunu zilletin içine düştüğü hazin durum çok daha açık şekilde ortaya koyuyor. Başka hiçbir gerekçe olmasa dahi, zilletin varlığı bu ülke için yeteri kadar büyük bir tehlike, çok ciddi bir beka sorunudur. İP siyasi ömrünü tamamladığı ve uzatmaları oynadığı için ne dediği, ne yaptığı çok da önemli değil. Zira, gittikleri yolun nereye çıktığı artık herkesin malumudur. Kurucu olanlar, milletvekili seçilenler birer birer partiden ayrılmaktalar. Ayrılırken de, İP’in asıl sahiplerini, neye ve kime hizmet edildiğini ifşa ediyorlar. Yapılan açıklamalarda bizi şaşırtan hiçbir şey yoktur. Bütün tespitlerimiz, öngörülerimiz, değerlendirmelerimiz haklı ve doğru çıkmıştır. Unutmamak gerekiyor ki, bunlar MHP’yi ele geçirmek için yola çıkmışlardı. MHP’nin nasıl büyük bir saldırıya uğradığını, neler tertiplendiğini ve neyin hedeflendiğini bugünkü İP’e bakarak çok daha iyi anlıyoruz. Çok şükür ki, sayın Devlet Bahçeli’nin basireti, kararlılığı ve liderliği ile bu büyük tehlike savuşturuldu.

HDP YOK HÜKMÜNDEDİR

HDP için zaten söyleyecek bir şey yok. Kandil’in emrinde, PKK’nın siyasi uzantısı olamaya devam ediyorlar. Birçok milletvekili, belediye başkanı terör örgütüne yardım ve yataklık, halkı isyana teşvik gibi suçlardan cezaevindedir ve yargılanmaktadır. Bu şekilde devem ettikçe aldıkları oy oranı da, milletvekili sayıları da bizim için hiçbir anlam ifade etmeyecektir ve yok hükmündedir. Meclise girmeleri hukuki olabilir, ama asla meşru değildir. Kaldı ki, bize göre terör örgütü ile bağını kesmemiş bir partinin mecliste bulunması da doğru değildir ve bu bir hukuk yanlışıdır. Bunun düzeltilmesi ve gereğinin mutlaka yapılması lazımdır.

CHP BEKA SORUNU

Gelelim zilletin büyük ayağı olan CHP’ye. CHP’nin ne yaptığını, nereye gittiğini anlamakta ve kabullenmekte güçlük çekiyoruz. Kendilerini “Atatürk’ün kurduğu parti” diye anlatanların, Atatürk’ün kurduğu devlete bu kadar tehdit oluşturmaları çok acı bir durumdur. CHP milletten ümidini kesmiştir ve iktidarı olağanüstülüklerde aramaktadır. Bu sebeple biz, CHP’nin bir milli güvenlik sorunu olduğunu hep anlattık. Cumhur ittifakının kararlılığı ve milli duruşu karşısında çok daha büyük savrulmalar yaşamaya, çok daha tehlikeli şeylere tevessül etmeye başladılar. Milli güvenlik sorunu olmayı bir adım daha ileri götürüp, bir beka tehdidine dönüştüler. Bunu sadece söylemlerine bakarak iddia etmiyoruz, eylemlerinin ortaya koyduğu bir gerçeğe dikkat çekiyoruz.

SKANDAL ADAYLAR

İşte çok önemli bir seçimin arifesindeyiz. Beklenir ki, CHP ülke meselelerin vakıf, milli duruşu olan, ciddi, tutarlı, millette karşılığı olan adaylarla, plan proje ortaya koyarak siyaset sahnesinde yer alsın. Ancak, CHP’den doğru bir şey beklemek beyhudedir. Son derece sorunlu, ciddi biçimde hatalı adaylarla yerel seçimlere katılacakları anlaşılmaktadır. Ankara ve İstanbul için açıklanan adaylar kelimenin tam anlamıyla felakettir. Ancak asıl büyük felaket gerideymiş. İzmir için gösterilen aday skandaldır, millete de, Cumhuriyet’e de, Atatürk’e de büyük saygısızlıktır.

RANTA UYGUN İSİM

Diğer şehirler için gösterilen adayların durumu da farklı değildir. Her şeyden önce aday belirleme yöntemi sakat ve sakıncalıdır. Genel Başkan ayrı, Parti Meclisi ayrı, Merkez Yürütme kurulu hepsinden ayrı telden çalmaktadır. Aday adayları ve Milletvekillerinin her biri kendi başına hareket etmektedir. Aday belirlemek için yapılan toplantılarda neler olduğu basına yansımıştır ve kelimenin tam anlamıyla bir rezalet yaşandığı anlaşılmaktadır. Toplantıda MYK üyelerinin kendi aralarında paslaştıkları, kendi istedikleri adayın öne çıkması için karşılıklı destek sözleri aldıkları bizzat orada bulunanlar tarafından anlatılmıştır. Adaylarda aranan tek ölçü, seçilmeleri durumunda rantı kiminle ve nasıl paylaşacaklarıdır. Özellikle kendilerine göre garanti gördükleri yerlerde bu kavganın çok daha büyük olduğu, bu yüzden de belirlenecek aday için yumruk yumruğa kavga edildiği ortaya çıkmıştır. Ve bütün bu olup-bitenler karşısında Genel Başkan çaresizlik içinde önüne geleni onaylamak zorunda kalmıştır.

CHP’Yİ TANIYORUZ

Katıldığımız bir televizyon programında İzmir adayının kim olabileceği tartışılırken, “İzmir’in rantını paylaşmakta ve belirleyici iradeye bağlılıkta kim daha çok teminat verirse, o aday olur” demiştik. Programa katılan CHP sözcüleri çok kızmış ve bize itiraz etmişlerdi. Ama birebir bizim tespitimiz, bizim öngörümüz doğru çıktı. Biz adayları, aday adaylarını bilmiyoruz, ama CHP’yi tanıyor, nasıl bir zihniyetin elinde olduğunu çok iyi biliyoruz. Tespitlerimizin doğruluğu zihniyeti iyi tanımamızdandır.

BU TEHLİKEDEN ÜLKE KURTARILMALI

İşte bu CHP, bu İP ve bu HDP biraraya gelerek ittifak oluşturdular. Böyle bir ittifaka zillet denmez de ne denir? Ve asıl soru şudur: Bunlara nasıl inanılır, nasıl güvenilir de belediye teslim edilir? Teslim edilecek o belediyeden bu ülkeye, bu millete nasıl bir fayda gelebilir? Bunlar bu halleriyle, bu zihniyetleriyle, bu kirli işbirliği ile en ağır, en ciddi beka sorunu haline gelmişlerdir. İyi tanımak, iyi tanıtmak, iyi anlatmak ve mutlaka ülkeyi bu tehlikeden kurtarmak gerekiyor.

Yorumlar
* Bu içerik ile ilgili yorum yok, ilk yorumu siz yazın, tartışalım *