Disney’den sonra Prag
Disney Plus’ın, Ermeni diasporasının Atatürk dizisiyle ilgili baskılarına boyun eğmesinin yankıları henüz geçmeden Prag’da benzer bir rezalet yaşandı. Yankıları diyoruz da ama ne yazık ki Türkiye’de belli bir kesim hariç bu konuda siyaset ve sanat dünyasından, aynı zamanda kendisinin Atatürk çizgisinde olduğunu iddia eden kuruluş ve derneklerden bir tepki gelmedi. Bu konuda suskunluklarını kendi vicdanlarına havale ediyoruz fakat samimiyet konusunda toplumun gözünde hak ettikleri yerlerini aldıklarını unutmamalarında fayda var.
Cumhuriyet değerleri konusunda kimseye söz hakkı vermeyen kesim ve şahıslar nedense söz konusu menfaatleri olduğunda tam bir Jozef Fuşe (Joseph Fouche) olarak karşımıza çıktılar. Kurucu iradenin ve Cumhuriyet’in banisi Mustafa Kemal Atatürk’ün gölgesini kılıçlamaya meyilli olan dâhilî ve haricî bedhahların hedefinde hiç şüphesiz Türkiye Cumhuriyeti durmaktadır.
Disney rezaleti ve karşılığı yeterince verilmeyen tepki(-sizlik) hem sosyal medyada hem de basılı medyada yankı buldu. Halk ileride herhangi bir projede yer alamamaktan tedirgin oldukları için ölü taklidi yapan sözde sanatçılarının gerçek yüzünü bir daha görmüş oldu. Gündemden düşmemek adına sosyal medyada ‘hassas’ takılan ‘sanattan kenarlarımız’ ve siyasilerimiz söz konusu Atatürk olunca âdeta duymazdan geldiler. Hâlbuki Metamorfoz dizisine verdikleri tepkinin yarısını Disney’e ve Ermeni diasporasına gösterseler yetecekti. Böylece bazı kesimler için Atatürk’ün adının popüler olma sebebi ve ekmek kapısı olarak kullanıldığı bir kez daha teyit edildi. Ne yapalım, sizi de anlıyoruz(!) ‘Mevzu bahis ekmekse gerisi teferruattır’ demek sizler için.
Ermeni diasporası üzerine düşeni yapacak, bunu çok da yadırgamıyoruz. Kin ve intikamla beslenen devlet ideolojisi ve ona destek veren, hatta var olma sebebi bu olan diasporanın her fırsatta bütün adımları Türkiye’nin güçlü varlığından duydukları rahatsızlığın bir sonucudur. Yükselen ve büyüyen Türkiye onların ve onlara yön veren emperyalist hamilerinin korkulu rüyasıdır. Bundan dolayı Atatürk’e ve kurduğu ilelebet yaşayacak olan Türkiye Cumhuriyeti’ne düşmanlıkları bitmeyecektir.
PRAG’DAKİ RAHATSIZLIK
Bu olay üzerinden çok zaman geçmeden yine Ermeni diasporası hızını almadan Çek Cumhuriyeti’nin başkenti Prag’da gerçekleştirilmesi düşünülen Atatürk heykeli projesini iptal ettirdiler. Çek Cumhuriyeti şikâyet mektupları üzerine Ankara’nın teklifini geri çevirdi. Mektuplarda ‘Ermenilerin ve Yunanların soykırımından sorumlu olan bir şahısa’ anıt yapılmasından imtina etmeleri için Prag hükümetine çağrıda bulunulmuştu!
Türkiye Cumhuriyeti’nin 100. yılı anısına 3 metrelik bir Atatürk anıtının bu yılın sonuna doğru Ankarská ve Na Větrník sokaklarının kesişiminde bulunan parkta kutlamalarla açılması planlanmıştı. Yaptıkları geçmiş hamlelerden ilham alarak daha da cesaretlenen Ermeni diasporasına artık dur dememiz lazım. Dışişleri Bakanlığı ve onun nezdinde olan büyükelçilik ve başkonsolosluklarımız, hatta Türk Devletleri Teşkilat ve diğer uluslararası kuruluşlarımızın bu konuda hassas davranıp gerekeni yerine getirmeleri icap eder. Devlet seviyesinde girişimde bulunulup Prag’daki Atatürk heykelinin dikilmesi için bütün imkânlar seferber edilmelidir.