Üniversiteden yapılan açıklamaya göre, bayrak, Özsamancı'dan müzede düzenlenen törenle teslim alındı.
DEÜ Rektörü Prof. Dr. Nükhet Hotar, törende yaptığı konuşmada, üniversitelerinin öğretim ve araştırma faaliyetlerini sürdürürken kamusal sorumluluklarını da titizlikle yerine getirdiğini vurguladı.
"BİR ASIRDIR MUHAFAZA EDİLEN TÜRK BAYRAĞINI, MÜZEMİZDE SERGİLEYECEĞİMİZ İÇİN HEYECANLIYIZ"
Müzeyi 3 yıl önce İzmir'e kazandırdıklarını belirten Hotar, şunları söyledi:
"Aziz milletimize ve bayrağımıza duyduğumuz mutlak bağlılık ve sadakatin göstergesi olan müzemiz, özellikle çocuk ve gençlerimizin küçük yaşlardan itibaren bizi biz yapan değerleri ve tarihi olayları bilmelerini, anlamalarını ve yorumlamalarını hedeflemektedir. Bu doğrultuda birçok etkinliğe imza atan birimimiz, her yaştaki vatandaşımızın geçmişimizle gurur duymasına vesile olmakta; milli benliğimize güç katacak çalışmaları hayata geçirmektedir. Rektörlüğümüzün buradaki diğer bir hedefi de, ‘bayrak’ kavramının ülkemiz için ne anlam ifade ettiğinin bilimsel platformlarda ve kamuoyunda bilinmesini sağlamaktır."
Özsamancı'ya teşekkür eden Hotar, "Rektörlük olarak bugünkü etkinliğimizde, geçmiş ile günümüz arasında köprü kurma misyonu üstlenen müzemizde; şanlı ordumuzun 9 Eylül 1922’de yaşadığı hissiyatı yaşatmayı ve bayrağımıza bağlılığın nasıl bir güç olduğunu göstermeyi amaçlıyoruz. Elbette bir asır boyunca ve nesilden nesle özenle muhafaza edilen Türk bayrağını, müzemizde sergileyecek olmanın da heyecanını taşıyoruz" ifadelerini kullandı.
DEÜ Bayrakbilim ve Türk Bayrakları Müzesi Müdürü Öğretim Görevlisi Ömer Durmaz da Özsamancı ailesine teşekkür etti.
"EVDE SAKLADIKLARI KIRMIZI KUMAŞLARDAN BAYRAK DİKMİŞLER"
Gürhan Özsamancı ise bayrağın 1959 yılında 79 yaşında vefat eden annesinin babaannesi Hasibe Özsamancı'dan yadigar kaldığın belirterek, bayrağa ilişkin şu bilgileri verdi:
"9 Eylül 1922 sabahı İzmir'e gelen askerler evleri dolaşarak Türk askerlerinin İzmir'e geldiğini müjdeliyorlarmış. Annemin babaannesi ve akrabaları da İkiçeşmelik'teki evlerindeymişler. Eve gelen askerler 'Elinizde kırmızı kumaş varsa bayrak dikin ve evlerinize, pencerelerinize asın' demişler. Annemin babaannesi de evde sakladığı kırmızı kumaşları bir araya getirerek hemen hızlıca iki tane bayrak dikmiş. Birini kendi, diğerini de akrabalarının evlerine asmışlar."
Kaynak: AA