Yandı Gülüm Keten Helva!
Yıllarca Rusya ve İran’a dayanarak ayakta kalan Esad, ülkesinden firar ederken arkasında siyasi, sosyal ve ekonomik bir enkaz bıraktı. Suriye süratle toparlanmayı bekliyor. Fakat ilk önce, fiilen parçalanmış ülkenin siyasi birliğinin tesis edilmesi lazım.
Esad’ın Suriye’ye yönelik büyük ihanetlerinden birisi ülkenin kuzeyini PKK’nın kontrolüne bırakması oldu. PKK ve uzantıları, Esad rejiminin zafiyetlerinden yararlanmayı iyi bildiler. Esad da ülkenin kuzeyini PKK’ya teslim ederek emperyalizmin ekmeğine yağ sürdü.
8 Aralık devriminden beri, Suriye Milli Ordusu (SMO) terör örgütünün kontrolündeki bölgeleri adım adım geri alarak Suriye’nin siyasi birliğinin tesisini gerçekleştiriyor. Esad sonrası Suriye Suriyelilerin olmaya başlıyor.
Esad’ın devrilmesi, PKK’nın siyasi ve askeri destek mekanizmasını ciddi anlamda sarstı. Yıllarca bölgenin kırılganlıklarını ganimete çeviren PKK, şimdi sahada savunmasız ve panik içinde.
PKK elebaşı Murat Karayılan’ın “Açıkça ilan ediyoruz; biz PKK olarak Rojava’da yokuz. Rojava’da, hiçbir örgütle organik ve örgütsel hiçbir bağımız yoktur" demesi, örgütteki telaş halinin bariz göstergelerinden birisi.
Oysa PKK’nın Suriye’deki isim değişikliğine gitmesi ABD’nin ricası üzerine gerçekleşen bir kelime oyunuydu. "YPG'ye adını değiştirmesi tavsiyesinde bulunduk ve onlar da değiştirdiler” diyen ABD Özel Kuvvetler Komutanı Orgeneral Raymond Thomas bunu sırıtarak dile getirmişti.
Esad da güya, emperyalizme karşı direniş veriyordu. Öyle büyük bir direniş ki, o Suriye’den kaçar kaçmaz ABD emperyalizminin saha unsurları “Yandı gülüm keten helva” moduna girdiler. Örgütün elebaşları şimdi, uluslararası kamuoyundan medet umarak Türkiye destekli SMO’nun ilerleyişini durdurmaya çalışıyorlar.
Esad Münbiç’e askeri operasyona hazırlanan Türkiye’ye engel olmak için PKK kontrolündeki şehre rejim bayrağı çektirmişti. Suriye’nin kuzeyini ABD beslemesi teröristlere şeksiz şüphesiz teslim ederken Türkiye’nin sınır ötesi terör operasyonlarını “işgal” diye nitelendirmişti. Esad Suriye’de Türk askerini görmektense emperyalizm ordusunun postallarına kapanmayı yeğleyen bir Ortadoğu tekfuruydu... Bugünkü denklemde Esad’ın devrilmesiyle rejim ile PKK’nın işbirliği anında çöktü.
Esad sonrası Suriye terör örgütü için daha riskli ve güvensiz bir yer. Artık halkını ülkeden kaçırıp terör örgütüne kantonlar veren diktatör yok. Suriye’nin gerçek sahipleri ve onların arkasındaki Türkiye gerçeği var.
Cumhurbaşkanı Sayın Erdoğan’ın “Suriye'nin diğer kısımlarını da terör örgütlerinden ve işgalcilerden temizleyerek bu kardeşlerimizin tamamının yuvalarına kavuşması için gereken zemini oluşturacağız” ve MHP Lideri Sayın Devlet Bahçeli’nin “Parçalanmış Suriye’ye yatırım yapan küresel ve bölgesel aktörlerin kukla olarak sahaya sürdüğü terör örgütlerine hayat hakkı yoktur” sözleri önümüzdeki günlerde PKK’nın Suriye’deki köklerinin kazınacağının sinyallerini veriyor. Suriye Suriyelilerin olunca, emperyalizmin bir oyunu daha tarihin çöp kutusuna fırlatılacak. Günün sonunda kazanan; Türk’ü, Kürt’ü, Arap’ıyla bu coğrafyanın asıl sahipleri olacak…