Canını cebine koyar gidersin
CANINI CEBİNE KOYAR GİDERSİN
CHP’nin, iç istikrarsızlığı nedeniyle yaptığı olağan ve olağanüstü kurultayların fazlalığından dolayı Türk siyasi tarihinde adı “kurultaylar partisi” olarak kaldı. İP ise kurulduğu günden itibaren istifalarla gündemde kalmayı başaran bir parti olması sebebiyle lakabı “istifalar partisine” çıktı.
Meral Akşener bugüne kadarki istifalar için, “Giden arkadaşlarımızın hepsi için ayrı ayrı üzüldüm ama Allah bizi korumuş. Şimdi gidip bir kurban keseceğim” diyerek şükretti ve adak adadı. Emin olun gidenler de kendisi için aynı duyguları besliyor, İP’ten yakayı kurtardıkları için kurban keseceklerini söylüyorlardır.
Yenilgi yenilgi büyüyeceklerini zanneden bir meydan okumayla başladıkları siyasi serüvenleri Meral Akşener’in Üsküdar’daki evinin kapısında son buldu. 24 Haziran 2018 seçimlerinde aldığı yüzde 7,2 oyu hazmedemeyen Akşener’i istifa kararından vazgeçirmek için partililer kendilerini evin penceresinin demirlerine kilitledi. Kapının önüne yığılan kalabalığın önemli bir bölümü bir müddet sonra ya ihraç edileceği ya da istifa edeceğinden habersizdi…
İP, TBMM’nin 27. Dönemini 8 milletvekili ve çok sayıda üst düzey yöneticisinin istifasıyla kapattı. 14 Mayıs 2023 seçimleri sonrası oluşan 28. Döneme de henüz 2 milletvekili ve birçok il başkanının istifasıyla başladı.
Kurulduğu ilk günden itibaren ideolojik olarak kendini konumlandıracağı bir alan bulamadı. Gittiği her yerde siyasi sığıntı muamelesi gördü. İzmir’de Atatürkçülük oynadı, Yozgat’ta milliyetçilik tasladı, Siirt’te “Burası Kürdistan” sözlerini yuttu.
Terörle mücadele politikasında barındırdığı çelişkiler istifaların bir diğer yüzüydü. Emekli Paşalardan Ali Aydın HDP’ye duyulan sempatiden, Ali Türkşen ise partide FETÖ’cülere alan açıldığı gerekçesiyle istifa etti. Kimileri koltuk kavgası kimileri de HDP ile yapılan ittifak sebebiyle partiyi terk etti.
Eskişehir Milletvekili Nebi Hatipoğlu AK Parti ve MHP ile ittifakı savunduğu, Genel Başkan Yardımcısı Bahadır Erdem ise CHP ile ittifakı arzuladığı için istifa etti.
İP’in politik belirsizliği ve savrulmasının yanında bir de akçeli işlerin partiye yuva yapması diğer istifalara zemin hazırladı. Milletvekili sıralarının satıldığı iddialarından tutunda, partinin kasasındaki milyonların buhar olmasına kadar birçok kirli iddia gündeme geldi.
Akşener’in akrabası olduğunu söyleyen, kalan pirim günlerini bu ayrıcalıkla tamamlamaya çalışan İP Sakarya Milletvekili Ümit Dikbayır’ın Akşener ve ailesinin banka hesaplarını gizlice kontrol ettirdiği iddia edildi. Dikbayır reddetse de Akşener, “Benim ve oğlumun hesapları gayrı resmi kontrol edildi. Bu doğru. Ne benim, ne oğlumun, ne gelinimin, ne eşimin bunlarla bir ilgisi yok. İspat edemeyen şerefsiz oğlu şerefsizdir. İspat ederlerse de zaten ben bu politikayı bırakıyorum” diyerek bu iddiayı doğruladı ancak kimin kontrol ettirdiğini söylemedi. Her hafta yaptığı market alışverişinin faturasını Akşener’e raporlayan Dikbayır, parti kasasından kaybolan 132 milyon TL’den habersiz olduğunu söyledi.
Bu iddialar birkaç süslü cümle ile geçiştirilebilecek, yenilir yutulur şeyler değil elbette. Ama daha da vahimi gündeme geldi. Tıpkı Meral Akşener’in İçişleri Bakanlığı yaptığı dönemde Hürriyet Gazetesinin telefonlarını dinlettirdiği gibi bugünde parti içinden birileri İP’in Genel Merkezdeki sabit telefonlarını dinlemeye aldı. Bu iddialar üzerine İP Ankara Milletvekili Adnan Beker partisinden istifa etti. Dikbayır ise hala akraba kontenjanından affedileceği günlerin hayaliyle beklemeye koyuldu. Bu süre içinde de iddia sahiplerini ve iddianın araştırılması için Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı'na başvuracağını açıkladı. Eğer izin çıkarsa İP kriminal bir vaka olarak incelemeye alınacak demektir. Sadece bu kadar kısa bir sürede ayyuka çıkan yolsuzluk, hırsızlık, rüşvet, izinsiz dinleme ve kayıt gibi organize bir suç ağının izi sürülecek.
Çok değil, daha iki hafta önce İP Başkanı Meral Akşener Gazze için gerekirse yolara revan olacağını söyleyen MHP Lideri Sayın Devlet Bahçeli için “canını cebine koyar Gazze’ye gidersin” ifadelerini kullanmıştı.
MHP Lideri Bahçeli’de bu sözlere cevaben, “Bizde para gibi, cüzdan gibi, çek karnesi gibi cebe koyulacak can değil, gerektiği takdirde feda edilecek can vardır. Şaibeli paraları cebe indirenlerin canı da cebe koyma önerisi yakayı ele veren kötü alışkanlıkların bir nevi itirafıdır ve sahibini de rezil etmeye yeterlidir” demişti.
İP Başkanı Meral Akşener bugünlerde partisinin içine düştüğü rezillik nedeniyle canını cebine koyup istifa etmekten bahseder hale geldi…