Muhalefet nasıl iflah olacak?
31 Mart 2024 yerel seçimlerine gidilen süreçte muhalefet partilerinde artan kavga ve gürültüler kriminal bir vakıa haline geldi. CHP Genel Başkanı Özgür Özel’in “ön seçim” sözü vermesine rağmen buna riayet etmemesi, anket sonuçlarına göre adayların belirleneceğini ifade etmesine karşın buna uyulmaması, adayların MYK ve PM’nin onayından geçmesi gerekirken önce Ekrem İmamoğlu’nun onayına sunulması gibi faktörler CHP seçmeninin CHP’ye olan güvenini derinden sarstı. Bunun yanı sıra Özgür Özel ve ekibinin CHP eski Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun ekibini tasfiye etme çabaları zaten bölünmüş olan CHP’yi çok parçalı hale getirdi. Tüm bunlar partideki istifaların artmasına ve parti içi muhalefetin güç kazanmasına neden oldu. Bugün kurultay olsa ve Özel ile Kılıçdaroğlu tekrar yarışsa kaybeden tarafın açık ara farkla Özgür Özel olacağı bir süreç yaşandı.
İP’te ise durumlar daha karışık. 81 ilde ayrı adaylarla seçime gireceğini açıklayan Meral Akşener ne yazık ki aday krizi çekmeye başladı. Belirlenen adaylar ya kabul görmedi ya istifa etti. Bu bakımdan İP şuana kadar çok az bir seçim çevresinde aday çıkardı. İmamoğlu ve Yavaş’ın İP’e yönelik operasyonları CHP ve İP’in arasını daha da açtı. İP’in Beypazarı ilçe başkanı Mansur Yavaş’ın yancıları tarafından darp edilerek kameraya alındı. Meral Akşener’in aday tanıtım programı basılarak ”Mansur başkan” sloganları atıldı.
DEM ise bir yandan CHP’yi topaç gibi çevirirken diğer yandan da batan geminin mallarına göz dikti. CHP içine düştüğü bataklıkta debelenmeye, DEM ise cankurtaran vazifesiyle tehdit etmeye başladı. 100 yıllık CHP Kandil’in sözcüleri tarafından rehin alındı. 2019 seçimlerinde ittifak yapan bu partiler 2024 seçimlerine ayrı adaylarla girme blöfüyle Başkan Yardımcılığı, Genel müdürlük, meclis üyeliği ve kadro pazarlığına girişti.
CHP’den 39 milletvekili koparan Deva, Gelecek ve Saadet Partisi ise kendi adaylarıyla seçime girme kararı aldı. CHP’liler bu duruma ne kadar isyan etse de kabullenmek zorunda kaldı. Tedavisi olmayan amansız bir hastalığa karşı ne yapılması gerekiyorsa onu yaptı.
Muhalefetin iflas bayrağını çektiği bu girdabın kökleri aslında 14 ve 28 Mayıs seçim sonuçlarına dayanıyor. Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sisteminin üçünü kez halk tarafından tescili ve siyasi istikrar gibi önemli sonuçları olan 2023 seçimlerinin bir diğer önemli sonucu da tüm güçleriyle Cumhur ittifakının karşısına geçen muhalefetin kaybetmenin verdiği ağır travma ile dağılması oldu. Muhalefeti bugüne kadar bir araya getiren tüm tezler çöktü.
Muhalefetin üzerine düşen seçim sonuçların ders çıkarmak, yanlışlarını düzelterek eksiklerini telafi etmekti. CHP bu süreci kurultay ile atlatacağını hesap etti ancak Kılıçdaroğlu’nun yerine gelen Özgür Özel hataları daha da büyüten bir politika izledi. İP Başkanı Meral Akşener ise ittifaktan kopuşunun gerekçelerini hala anlatabilmiş değil… DEM Parti’de HDP’ye yönelik açılan kapatma davasından sıyrılmak için anayasal boşluktan faydalanmanın yollarını aradı. Bu arada CHP’yi de avucunda sımsıkı tutmaya devam etti. Anayasa Mahkemesi de sırtını Kandil’e yaslayanların sırtını sıvazlamayı eksik etmedi.
Birbirleriyle sürekli kavga halinde olan, pazarlık siyasetinde DEM’lenen, ortaklarından hançer siyasetini esirgemeyen bu partiler hangi saikle tekrar oy isteyecekler? Deprem yaralarının sarılmaya çalışıldığı bir dönemde masada “otur-kalk” siyaseti yapanlar ne vaat edecekler? İstanbul, Ankara ve İzmir’e hizmet yerine hezimet getirenler hangi projeyi hataya geçirebilecekler?
Seçmenlerin cevabını aradığı bir diğer önemli soru ise; sandıktan ders çıkarmayan, kurultaylarda bir arpa boyu yol alamayan, kavga ve gürültüyle amacına ulaşamayan ve her geçen gün karanlığa gömülen muhalefetin nasıl iflah olacağı…