1000 yıl daha buradayız
1 Mayıs 2023 tarihinde ilk kez görücüye çıkan ve adını MHP Lideri Sayın Devlet Bahçeli’nin verdiği 5. Nesil Milli Muharip Savaş uçağımız “KAAN” ilk uçuşunu başarıyla gerçekleştirdi. Dünya medyasının ilgi odağı haline gelen savaş uçağımızdan övgüyle bahsedildi. Türkiye’nin savunma sanayiinde geldiği seviye kimilerinde de rahatsızlık yarattı.
TUSAŞ Genel Müdürü Temel Kotil KAAN’ı tarif ederken, “Kocaman bir uçak. HÜRJET'i cebine iki kere sokup çıkarıyor. İki tane de F-16'yı yanında taşır, o kadar büyük bir uçak. Şu anda Amerikalılar, Çinliler, Ruslar'ın elinde olan uçağın muadili. Avrupalılarda bu uçaktan yok. Japonya, Güney Kore uçak yaptı ama bu klasta değil. Bunu göz önüne alırsak bu stratejik bir aset. İlk uçuşla uçurabildiğimizi göstereceğiz. Yani o kadar dev yapıyı havada tutabiliyorsak, stabil olarak kontrol edebiliyorsak arkası gelir. Bu yılki en önemli hediyemiz KAAN olacak, bahtı açık olsun inşallah" ifadelerini kullanmıştı.
KAAN, görünmez oluşunun yanı sıra aynı zamanda yüksek manevra kabiliyetine sahip olan, F-16 ve F-35’lerden mühimmat üstünlüğüyle de öne çıkan bir savaş uçağı. Yani Gök Vatan’daki tam bağımsızlığımızın mührü. Bu bakımdan Mavi Vatan’daki bağımsızlığımızı Gök Vatan’la da perçinleyen mühendislerimiz büyük bir teşekkürü sonuna kadar ediyorlar. Elbette ki onların arkasında duran siyasi iradenin verdiği destek, moral, cesaret ve motivasyon bu başarının lokomotifini oluşturuyor.
Türkiye’nin geçmiş dönemlerde girişimlerde bulunduğu uçak, otomobil ve silah fabrikalarının çürümeye terkedildiğini gözönünde bulunduracak olursak siyasi iradenin ne kadar ehemmiyetli olduğunu kavramış oluruz. Savunma sanayiindeki gibi katma değeri yüksek üretimler yapmak için sadece para, mühendis ve fabrikanın varlığı yetmiyor. Tüm bunlara ilave olarak bir de kararlı siyasi irade gerekiyor.
Türkiye’nin bu konudaki eksikliği merhum Şakir Zümre’nin uçak bombası yapılan fabrikasının bin bir ayak oyunuyla soba borusu üretimine dönüştürülmesine; İlk sivil ve askeri uçağı yapan, ilk özel havayolu şirketini kuran, aynı zamanda ilk düşman uçağını düşüren merhum Vecihi Hürkuş’un girişimlerinin sabote edilmesine; merhum Nuri Demirağ’ın önünün kesilmesine; 1961 yılında Eskişehir Demiryolu Fabrikası'nda 129 günde üretilen Türkiye’nin ilk yerli otomobili Devrim’in yarım kalmasına neden oldu.
Milli Muharip uçağımız KAAN dün yarım kalan girişimlerimizin tamamlanma irade ve azmini beyan etti. Türkiye sadece bir savaş uçağı üretmedi. 1000 yıldır yaşadığımız bu coğrafyada, 1000 yıl daha kalacağımızı dosta düşmana gösterdi. Türkiye sadece bölgesinde değil, aynı zamanda küresel bir güç olduğunu ispatladı. Savunma sanayiindeki yatırımlarımız savaş için değil, barışı tesis etmek için önemli bir hamle oldu. Türkiye artık sadece haklı değil, aynı zamanda güçlü olduğunu beyan etti. Dünyanın muhtaç olduğu adaleti ve huzuru tesis edecek bölgesel ve küresel bir güç haline geldi. Cumhur ittifakını oluşturan iki lideri bir arada tutan unsurun sadece “seçimler” olduğunu düşünenler daha büyük resmi gözden kaçırmamalı. Cumhur Başkanı Erdoğan’ın “Daha Adil Bir Dünya” tasavvuru ile MHP Lideri Devlet Bahçeli’nin “İnsanlığın Huzuru” projesi Türkiye’nin Türkiye’den büyük olduğunu ve dünyaya çeki düzen vermek gibi bir ülküsü olduğunu da ortaya koyuyor.
Bakmayın siz birilerinin KAAN'ın ilk parça üretimiyle “kalorifer peteği” diyerek dalga geçmesine… Onlar Mavi Vatan’daki sismik ve sondaj gemi filomuzla birlikte ilk savaş gemimiz olan TCG Anadolu’yu da küçümsemiş, Karadeniz’deki doğalgaz ile Gabar’daki petrol keşfimizi hafife almış, İHA ve SİHA’larımıza “dokunmaya” kalkmış, Kızılelmayı boş bir rüya olarak görmüş, yerli otomobilimiz TOGG’dan iftirayla bahsetmiş, ilk Türk astronotumuz Alper Gezeravcı’yı “uzay turisti” sözleriyle aşağılamaya kalkmıştı…
Türkiye, “yapamazlar” denilen ne varsa yaptı, “başaramazlar” denilen ne varsa başardı…
Tüm bunları içimizdeki ve dışımızdaki hazımsızlara rağmen yaptı. Dün, Şakir Zümre, Vecihi Hürkuş ve Nuri Demirağ’ın önünü kesenler bugün onların torunlarına aynı şeyi yapamayacaklar. Çünkü tüm varlığıyla onların yanında duran kararlı bir siyasi irade var. Cumhurun iradesi de, duası da onların yanında…