Kuluçka

Hainlerin sırtının sıvazlandığı, bölücülerin saçlarının okşandığı, arsızlığın alkışlandığı bir zaman diliminde yaşıyoruz. Bu dilimin miladı da miadı da çok uzun…

Anadolu’nun kapılarını açtığımız tarihten günümüze kadar Türk düşmanları tarafından korunan, kollanan, beslenen ihanet bugüne kadar hüküm sürdü. Ne zaman üzerine gitsek karşımıza türlü badireler çıktı. “Bitti bu iş” dediğimiz her dönemeçte başımıza başka bir çorap örüldü.

Türk düşmanları tarafından beslenen bu ihanet kimi zaman Selçuklu sultanlarının yanı başına kadar girdi, kimi zaman Osmanlı saraylarında cirit attı, kimi zaman Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün karşısına dikildi. Son olarak milli mücadele döneminde başını ezdiğimizi sandığımız ihanet Gazi Meclisimizde hortladı.

Sol örgütlerin içinde kuluçkalaya yatan, palazlandıktan sonra da sol siyasetin damarlarına nüfuz eden ihanet, bizzat SHP (CHP) eliyle Gazi meclisimizin ruhunu kirletti. SHP’nin bu hamlesine Deniz Baykal karşı çıktı, DSP Genel Başkanı Bülent Ecevit, “Bugün ihanet SHP tarafından Meclise sokulmuştur” sözleriyle tepki gösterdi. 

Sol’un bünyesinde yer alan bölücü cenah bu yüzden Deniz Baykal’ın Genel Başkanlığında CHP’de yer bulamadı. DSP’nin MHP ile koalisyon ortağı olduğu 1999-2002 arasında bölücüler kafasını kaldıramadı. Terör sıfır seviyesine geriledi ve terör örgütü PKK dağılma noktasına geldi.

2015 Temmuz ayından itibaren de terörle kararlı bir mücadele başlatıldı. Sınır içi ve sınır dışında binlercesi etkisiz hale getirildi. Katılım oranı yılda yüzde 52’ye düştü. Örgüt eleman devşiremez hale geldi. Elebaşları Kandil’den kafasını çıkaramaz oldu. Suriye ve Irak’ın kuzeyini içine almayı planladıkları “teröristan” başlarına yıkıldı. 

Ama bir farkla!

Sol’un heybesinde büyüyen, ciğerlerinden nefes alan, midesinden beslenen bölücülük Gazi meclisimizi kirletmeye devam etti. Kemal Kılıçdaroğlu’nun Genel Başkanlığı ile zirveye taşınan ittifak, Özgür Özel modeli uzlaşıyla cesaret kazandı. Tüm bunlar ne yazık ki Atatürk’ün kurucu olduğu CHP’de yaşandı!

Atatürk sadece yaşanabilir bir ülke emanet etmedi. Aynı zamanda bu ülkede başı dik yaşamak için elzem olan reçeteyi ve ilkelerini de miras bıraktı. Milli mücadele ruhunu, milli birlik ve beraberlik ülküsünü, güçlü Türkiye azmini hedef gösterdi. Bu ilkeleri ilk önce ezen de onun kurduğu parti yani CHP oldu. Bu partinin koltuğunda oturanlar yaptıkları ihanetleri arkalarına astıkları Atatürk portresiyle örtmek istedi. Türkiye’yi bölme hedefi taşıyanlar, Atatürk’ün askerlerini şehit edenler, bayrağımızdan rahatsız olanlar, İstiklalimizi hazmedemeyenler, Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün heykellerini boyayıp parçalayanlar CHP’nin siyasi kayığında kürek çekti.

Bu kayık Türkiye için adeta ihanet üssü haline geldi. İhanetin sağıldığı, hainlerin mayalandığı, terör örgütlerinin yuva yaptığı siyasi bir üs…

Bu üssün havasını soluyup suyunu içenler ihanetin bekçiliğine soyundu. Sol köşelerden taşan bekçilik, Halk adına yayın yapan ekranlara kadar uzadı. Kendisine Atatürkçü süsü verenler bölücülerin can yoldaşı, kan kardeşi, ciğer paresi kesildi.

Marjinal sol ve türevleri kendi içinden TİKKO, MLKP, DHKP-C, MKP, TKP/ML gibi örgütleri çıkardı. Bu örgütler PKK terör örgütüyle aynı hedef ve eylem birlikteliğinde bulundu. Bunlardan bir kısmı CHP içinden bir kısmı da bugün DEM adıyla bilinen ve önceki türevleriyle organik bağ taşıdı. 

Terör örgütlerinin Türkiye karşı yaptığı birliktelik siyasi arenada da CHP ve DEM (son adıyla) ile vücut buldu. Siyasi ittifaklar, terörle mücadeleye karşı ortak tavırlar, Türk dış politikasına karşı güdülen husumetler, sözde ermeni soykırımının tanınması için yapılan girişimler vs. hepsi aynı kaynaktan beslendi.

Şimdilerde eski HDP milletvekili olan Ferhat Encü isimli bir şarlatanın 2024 Avrupa Futbol Şampiyonasında Türkiye karşısında Portekiz’in galibiyetini kutlaması kimi çevrelerde şaşkınlıkla karşılandı. Milletvekili listelerinde yer almak için Kandil’den onay alan, PKK’yı terör örgütü olarak görmeyen, Türkiye düşmanı birinin bu tavrı şaşırtıcı mı?

“HDP kapatılmalı” denildiğinde üç maymunu oynayanlar, onca şehidimizi görmedi de gözleri yeni mi açıldı? 

CHP’nin Genel Başkan Özgür Özel 31 Mart seçimleri öncesi “Türkiye İttifakı milli takım gol atınca sevinen herkesin ittifakıdır” diyordu. Bu şarlatan Türkiye karşısında Portekiz galip olunca seviniyor, peki Özgür Özel neden susuyor? 

İşte onun cevabı da yukarıda yazdıklarımda gizli…

NOT: “Halk TV’nin Avanak Hafiyeliği” haberini bugün Bengütürk TV ekranlarında değerlendireceğim.