Mağduriyet maskesi…


Tarihinde ilk kez CHP’li bir belediyeye, terörle bağlantılı olduğu gerekçesiyle kayyum atandı.
CHP yönetimi ise vakit kaybetmeden “hukuk darbesi” söylemine sarıldı.
Peki, bu söylem CHP seçmeninde karşılık buldu mu?
***
CHP yönetimi bu söylemin gayet etkili olduğunu düşünmüş olmalı ki, bir başka CHP’li belediyede patlak veren rüşvet skandalını da aynı teraneye başvurarak savuşturmaya çalıştı, soruşturmaların siyasi olduğu iddiasını ortaya attı.
Ortalığa saçılan ister terör bağlantısı ister yolsuzluk skandalı olsun, CHP’nin verdiği cevap şablon gibi hep aynıydı.
“Demokrasiye darbe” ifadesiyle başlayan mağduriyet türküsü, parti genel merkezinden sosyal medya trollerine kadar herkes tarafından hep bir ağızdan söylendi.
***
CHP’li Esenyurt ve Beşiktaş belediyelerinde yaşananlar sonrası gün yüzüne çıkan bu tutum, CHP’li Ataşehir, Maltepe, Sarıyer ve Şişli belediyelerinden terör örgütü DHKP-C’ye yaklaşık 23 milyon lira aktarıldığının tespit edilmesine karşı da sürdürüldü.
Savcılığın tüm belgeleri ortaya koymasına rağmen CHP kanadından, soruşturmanın aslında “siyasi bir operasyon” olduğunu öne süren alışıldık feryatlar yükselmeye başladı.
Yolsuzluk ve teröristlerle içli dışlı olanlar, devlet hesabını sorunca “bize kumpas kuruluyor” yalanına sarıldı.
***
Bir belediye veya bir meclis üyeliği daha fazla kazanmak uğruna terörle arasına mesafe koymayan CHP’nin mantığına göre, suçu terör dahi olsa yönetimi altındaki belediyelere dokunulması elbette siyasi kumpastan başka bir anlam ifade etmez.
Belediye kadrolarının teröristlere peşkeş çekilip çekilmediğinin, terör örgütlerine finansman sağlanıp sağlanmadığının soruşturulması, söz konusu iktidar belediyeleri olunca yargının görevi hukuku işletmek olur da, mevzu bahis muhalefet belediyeleri olunca hadise otomatikman iftiraya bağlanır.
Başlı başına bu çelişki bile takılmak istenen mağduriyet maskesini düşürmeye yeter de artar, fakat CHP’yi yöneten zihniyet bu gerçeği görmezden gelmeyi sürdürür.
***
Oysa CHP bugün, altında bizzat kendi imzası olan acı gerçeklerle yüzleşmek zorundadır.
Sorarım size, nedir tam da bu noktada CHP yönetiminin yapması gereken?
Akla ziyan açıklamalarla yürütülen soruşturmaları siyasi çığırtkanlıkla örtbas etmeye çalışmak mıdır, yoksa CHP’nin teröre karşı duruşunu gözden geçirip gereğini yerine getireceğini kanıtlamak için canını dişine takmak mıdır?