23 Kasım 2024
weather
16°
Twitter
Facebook
Instagram

Bu kadar PKK-HDP siciliyle şehit cenazesine gitmek!

YAYINLAMA: | GÜNCELLEME:

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Ankara’nın Çubuk ilçesinin Akkuzulu Köyü'nde şehidimiz Yener Kırıkcı’nın cenaze törenine katılınca halktan büyük tepki aldı ve maalesef istenmeyen bir şekilde saldırıya uğradı. Nerdeyse linç edilecekti, bir eve sığınarak zor kurtuldu.

Öncelikle şunu tüm samimiyetimle ifade etmek istiyorum. 70 yaşındaki Kemal Kılıçdaroğlu’nun saldırıya uğradığı o hale çok üzüldüm. Hele Atatürk’ün emaneti olan CHP’nin başındaki bir genel başkanın şehidimizin cenaze töreninde yuhalanmasına, “PKK dışarı” sloganına muhatap olmasına, ıslıklanmasına Türk milletinin tüm mensupları üzülmelidir. CHP Genel Başkanı bu hale düşmemeliydi.

Cenaze törenine ait videoların birçoğunu izledim. Kemal Kılıçdaroğlu alana geldiği andan itibaren kendisine yönelik tepki artarak istenmeyen noktalara kadar ulaşmıştır. Dışarıdan organize bir tepki değil, kendi doğallığında gelişmiş bir tepki olmuştur. Zaten Kemal Kılıçdaroğlu’nun etrafını saranlar, fiziki saldırıda bulunanlar köylüler… Fiziki saldırı da bulunanlar köylüler olunca elbette yapılan yanlış ortadan kalkmıyor.

En can alıcı soruyu “Yaşlı bir adam yumruk atıyor. O adama yumruk attıracak kadar ne yaptın sen Kemal Kılıçdaroğlu?” şeklinde MHP Lideri Devlet Bahçeli sormuştur.

Ama bu sorudan evvel “Sayın Kemal Kılıçdaroğlu’na bir şehidimizin cenaze namazına katılmak için gitmiş olduğu Akkuzulu Mahallesi’nde karşı karşıya kaldığı olaydan memnuniyet duymak mümkün değildir. Bu bir siyasi partinin, hele hele iktidar partisinden sonra Meclis’te sayısal çoğunluğu bulunan bir siyasi partinin liderine yapmak yakışık almaz, kabulü mümkün değildir. Ama bir bilgi olarak söylüyorum. Bir siyasi partinin lideri nereye nasıl gideceğine, kendisi araştırmalı, danışmanlarına sormalı, parti yöneticileriyle görüş alışverişinde bulunulmalı. Ve ondan sonra da eğer gitmeyi çok uygun bir zemin olarak görüyorsa, her türlü ihtimalin de tedbirini alarak gitmesi lazımdır.” şeklinde sağduyulu değerlendirmesini de yapmıştır.

Olaydan sonra en gerçekçi yorumları MHP Lideri Devlet Bahçeli yapmıştır. Ama onun açıklamalarını herkes işine geldiği gibi değerlendirmiştir.

Gelin yaşananları bir bir değerlendirelim.

CHP’nin son dört yıldır PKK ve HDP ile gönül ve fiziki bağını bir kenara bırakalım. Sırf 31 Mart yerel seçimleri öncesi ve sonrası gelişmelere bakalım ve Kemal Kılıçdaroğlu’nun şehit cenazesine gitmesi ne kadar mantıklı bunu değerlendirelim…

Sorularımız Kemal Kılıçdaroğlu’na yöneliktir. Cevabı da bizden…

HDP’li Ahmet Türk ile gizlice buluşup CHP-HDP ittifakını kurdun mu? Kurdun…

Kandil’deki teröristler, cezaevindeki terörist Demirtaş ve HDP’li yöneticiler CHP’ye oy verme çağrısı yaptılar mı? Yaptılar…

HDP Eşbaşkanı Sezai Temelli “Ekrem İmamoğlu ve Mansur Yavaş kazanırsa bilecek ki, HDP kazandırdı. Ankara ve İstanbul’u biz yöneteceğiz” ve “Kürdistan’da kazanacağız. Batı’da da AKP ve MHP’ye kaybettireceğiz” dediğinde bir tepki gösterdi mi? Göstermedi…

PKK’lıları CHP üzerinden meclis üyesi adayı yaptı mı? Yaptı…

Apo posteri önünde konuşanları, “HDP’yi güçlendirmek için elimden geleni yapacağım” diyenleri, askerimiz ve polisimizle çatışan teröristler için ağıtlar yakan adamları belediye başkan adayı yaptı mı? Yaptı…

Bir televizyon programında “Türkiye’nin beka meselesi yoktur. YPG bize saldırmaz” dedi mi? Dedi…

Cenazesine katıldığın askerimiz Yener Kırıkcı ve silah arkadaşları şehit edilmeden iki gün önce tüm Türkiye’nin İstanbul seçimlerinden dolayı konuştuğu Ekrem İmamoğlu Barzani’nin televizyonuna terörist Demirtaş için “Çizgisini çok beğeniyorum” dedi mi? Dedi…

Şehitlerimizin haberi geldiği gün boyunca senin HDP’nin talebiyle İstanbul İl Başkanı yaptığın kadının “Kim şehit olmak istiyorsa gitsin olsun. Aptalca politikalar yüzünden ölen masum insanlara şehit diyerek ölümü kutsamaktan vazgeçin artık” şeklindeki twiti tüm sosyal medya hesaplarında gezdirildi mi? Gezdirildi…

O halde olay yerine tekrar geri dönen katil gibi, niçin şehit cenazesine geldin Kemal Kılıçdaroğlu?

Bu saydıklarım sadece yerel seçimlerden önce ve sonra yaşananlar…

Son dört yılda HDP-PKK ilişkisine dair o kadar örneğin var ki…

Bir de onları hatırlayalım…

Kemal Kılıçdaroğlu, Hendek ve çukur olaylarında teröristlere hedef gösteren, asker ve polislerimizi “Siz kimsiniz ya? Kimi nereden süpürüyorsunuz? Bu toprakların ancak kanalizasyonunu temizlersiniz. Başka da bir şeyi temizleyemezsiniz.” şeklinde aşağılayan terörist Demirtaş’ı korumak ve serbest bıraktırmak için CHP’yi seferber eden kişidir.

Kemal Kılıçdaroğlu, YPG’li sözde komutan Aziz Güler’le TBMM’de görüşen, Suriye’de öldürüldükten sonra iki CHP milletvekilini o teröristin cenazesini karşılamaya gönderen kişidir.

Kemal Kılıçdaroğlu,  tüzüğünde "18 yaşını dolduran kişi Önder Apo'nun demokratik uygarlık çizgisine, parti programına ve yönetmeliğine inanır ve yaşamına uygular." cümlesi olan PYD(YPG) için “YPG terör örgütü değil, vatanını kurtarmak için örgütlenmiş bir oluşum” diyen kişidir.

Kemal Kılıçdaroğlu, 4600 teröristin öldürüldüğü Afrin operasyonuna "Afrin'e girilmesini doğru bulmuyorum" diyerek karşı çıkan kişidir.

Kemal Kılıçdaroğlu, PKK’nın siyasi uzantısı HDP ile sözde Adalet yürüyüşü düzenleyen kişidir.

HDP’li belediyelere kayyum atanmasına, Eşbaşkan ve milletvekillerinin tutuklanmasına, PKK’nın gazete ve televizyonlarının kapatılmasına ilk karşı çıkan Kemal Kılıçdaroğlu’dur.

Terörist olsa bile elinde silah yoksa vurmayın” diye SİHA’lara düşmanlık yapan Kemal Kılıçdaroğlu’dur.

Kemal Kılıçdaroğlu’nun PKK-HDP-YPG-PYD ilişkisine dair dolu örnek vardır. AKP’nin geçmişte yaptığı ne kadar yanlış varsa, onlar bıraktıktan sonra son dört yıldır üzerine almıştır.

Kemal Kılıçdaroğlu’na “PKK’nın Eşbaşkanı” dendiği vakit bir tane şaşıran, hayrete düşen kişi görmedim.

Şimdi böyle biri şehit cenazesine gelirse şehit yakınları tahrik olur olmaz mı? MHP Lideri Sayın Devlet Bahçeli soru ve tespitlerinde haksız mıdır?

Kemal Kılıçdaroğlu’nun şehit cenazelerinde defalarca çelengi parçalanmıştır.

2018 yılında Eskişehirli Jandarma Uzman Çavuş Neşet Gök isimli şehidimizin amcası, şehit evine gelen Kemal Kılıçaroğlu’na “Senin ittifak yaptıkların öldürdü yeğenimi” diye tepki göstermişti.

2016 yılında şehidimiz Nefize Özsoy'un eşi Cumhur Özsoy cenaze namazında Kemal Kılıçdaroğlu ile yanyana safta durmayı kabul etmemişti. Daha sonra “Biz Türk’üz, polisiz, Müslümanız, gerisini söylemeye gerek yok. Yer değiştirmek istedim. İçimden öyle geldi, müdürümün soluna geçtim. Bilseydim cenazeye bile gelmesini istemezdim, elimi bile uzatmazdım” açıklamasını yapmıştı.

Kemal Kılıçdaroğlu’nun sicili böyle iken onu şehit cenazesine getiren CHP’li yöneticiler kimse gerçekten tahrik ve provokasyonu onlar tetiklemiştir.

Zaten CHP’li Levent Gök dışında hepsi Kemal Kılıçdaroğlu’nu orada bırakıp kaçmıştır. Tepkileri ilk görüp kaçan ise Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Mansur Yavaş olmuştur.

O linç ortamında Kemal Kılıçdaroğlu’nu kurtaranlar ise yine cenaze töreninde bulunan MHP Genel Başkanı Yardımcısı ve Ankara milletvekili Prof. Dr. Mevlüt Karakaya’nın ve AKP’li bazı yöneticilerin sağduyulu yönlendirmeleriyle MHP Çubuk İlçe Başkanı ve dava arkadaşları olmuştur. Kemal Kılıçdaroğlu’nu önce evin ahırına, sonra evin içine alarak hayatını kurtarmıştır. MHP Genel Başkanı Yardımcısı ve Ankara milletvekili Prof. Dr. Mevlüt Karakaya yaklaşık 1 saat Kemal Kılıçdaroğlu’nun sığındığı evin önünde adeta canlı kalkan olmuştur. Gerçekler bu iken bazı şeref yoksunu CHP’lilerin ve sol medyanın MHP’yi ve Ülkü Ocaklarını suçlaması alçaklıktır.

Kemal Kılıçdaroğlu beterin beteri var diyeceğimiz bir olayla kurtulmuştur. Bundan sonra PKK-HDP ilişkisini sürdürecekse hiçbir şehit cenazesine katılmamalıdır.

Düşünsenize “Afrin yıkılsın, teröristler yakılsın” diyen MHP Lideri Devlet Bahçeli, bir YPG’li teröristin cenazesine katılırsa ne olur? O yüzden YPG’yi savunan birinin de şehit cenazelerine katılmaması gerekir. CHP bu tavsiyemizi dikkate almalıdır. Türk devleti de bunun önlemini almalıdır.

Baksanıza Kemal Kılıçdaroğlu, CHP Genel Merkezi’nde olaydan bir gün sonra HDP Eşbaşkanlarıyla gülücükler saçıyordu.

HDP Eşbaşkanları Kemal Kılıçdaroğlu’na ne dediler acaba?

PKK’lı bizim çocuklar askerleri öldürüyor. Askerin cenazesinde yumruk yemek sana düşüyor” diye Kemal Kılıçdaroğlu’na espri yapmışlar mıdır?

Neye gülüşüyor bunlar?

 

Yorumlar
* Bu içerik ile ilgili yorum yok, ilk yorumu siz yazın, tartışalım *